Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21973 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16825 - Esas Yıl 2015





Dosya incelenerek gereği düşünüldü;I- Mühür bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mühür bozma suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14/04/2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31/03/2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26.maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000 TL dâhil adli para cezasına mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından sanığın temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,II- Karşılıksız yararlanma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1) Sanığın suça konu ikamette borcundan dolayı kesilen elektriği usulsüz olarak açıp kullandığına dair tutanak düzenlenmesi karşısında; öncelikle suç tarihini kapsar şekilde tüketim ekstrelerinin getirtilmesi, olay mahallinde keşif yapılarak kurulu gücün ve bu kurulu güçle ne kadar enerji tüketimi yapılacağının tespit edilmesi, tutanakta belirlenen endeks ile bu araştırma sonucu ortaya çıkan miktarın geçmişteki kullanım miktarları ile karşılaştırılarak kaçak kullanım bulunup bulunmadığı ve karşılıksız yararlanma kastı ile davranılıp davranılmadığının belirlenmesi; kaçak kullanımın varlığı halinde ise, 02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun'un geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, katılan kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, katılan kurumun normal tarifeye göre vergisiz ve cezasız gerçek zararı bilirkişiye hesaplattırılarak, sanığa “bilirkişi tarafından hesaplanan katılan kurumun vergisiz ve cezasız zararının makul süre içerisinde giderilmesi halinde 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2 maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve soruşturma sonucu yazılı biçimde hüküm kurulması,2) 10.02.2011 olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 10.02.2012 olarak gösterilmesi,3) Kabule göre de;Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 30/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.