Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 21631 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 11055 - Esas Yıl 2010
Tebliğname No : 4 - 2008/47231MAHKEMESİ : Ankara 1. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 30/10/2007NUMARASI : 2007/1017SUÇ : HakaretDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dosya içeriğine göre sanık müdafii ve katılan vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-5237 Sayılı TCK.nun 129/1.maddesinde; “hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte birine indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebileceği” düzenlemesi karşısında, sonuçları itibariyle 5237 Sayılı TCK.nun 129/1maddesinin 765 Sayılı TCK.nun 485/2.maddesinden daha lehe olduğunun gözetilmemesi, 2-765 Sayılı TCK'nun daha lehe hükümler içerdiği kabul edildiğine göre, müdahilin haksız hareketinden dolayı aynı kanunun 485.maddesinin uygulanması gerekirken 765 Sayılı TCK'nun 485/2 ve 5237 Sayılı TCK'nun 129/1.maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi suretiyle karma uygulama yapılması, 3-Hakaretin haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi nedeniyle 5237 Sayılı TCK'nun 129/1. maddesi gereğince ceza tayin edilmeden ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması, 4-Anayasa’nın 141/3.maddesinde mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması ve 5271 Sayılı CMK’nun 34 ve 230. maddeleri gereğince iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi öngörülmektedir. Bu kapsamda 5271 Sayılı CMK’nun 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının yer olmadığına karar verilirken denetime olanak verecek şekilde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle Anayasa’nın 141 ve CMK’nun 34 ve 230. maddelerine aykırı davranılması,5-Suç tarihi 30.06.2003 olduğu halde, gerekçeli karar başlığına şahsi davanın açıldığı 05.10.2004 tarihinin yazılması, 6-Uygulanan kanun maddesinin 482/2 yerine 482/3 olarak gösterilmesi, 7-Sanığa ait adli sicil kaydı merciinden getirilmeden hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 30.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.