MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;1-)Sanık ... müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde;Kovuşturma sırasında sanık ile birlikte duruşmalara katılarak ceza muhakemesinde sanığın savunmasını yapan Avukat ...'in yokluğunda verilen kararın, 05.12.2012 tarihinde adı geçen avukatın işyerinde daimi çalışan kişiye tebliğ edildiği, sanık müdafiinin 27.12.2012 tarihli dilekçesinde Cumhuriyet Savcısının temyiz başvurusuna cevap verdiği ve aynı dilekçe ile hükmü de temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında, 1412 Sayılı CMUK’nın 310.maddesinde belirtilen yasal bir haftalık süreden sonra 27.12.2012 tarihinde hükmü temyiz eden sanık müdafiinin temyiz isteminin aynı Kanun’un 317.maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 2-)O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin incelenmesinde;O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin sanıklar hakkında konut dokunulmazlığının ihlâli suçundan kurulan hükümlere yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;1412 Sayılı CMUK’nın 310.maddesinde öngörülen yasal bir aylık süreden sonra hükmü temyiz eden o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin aynı Kanun'un 317.maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 3-)Sanık ... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlâli ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Sanık ...'ın konut dokunulmazlığının ihlâli suçunu ... ile birlikte işlediği kabul edildiği halde sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, adli sicil kayıtlarından mükerrir olduğu anlaşılan sanık ... hakkında 5237 Sayılı TCK'nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 5237 Sayılı TCK’nın 53.maddesinin 1.fıkrasının ( c ). bendinde yer alan hak yoksunluklarının kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan sanığın; aynı Yasanın 53/1-c. maddesinde yazılı haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 1412 Sayılı CMUK'nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden yargılanmayı gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322.maddesi uyarınca hüküm fıkralarından TCK'nın 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkartılarak, yerine “kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın 5237 Sayılı TCK'nın 53/1.maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3.fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesine karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.