Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21124 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15820 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 8 - 2014/353585MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/06/2014NUMARASI : 2011/1633 (E) ve 2014/597 (K)SUÇ : Karşılıksız yararlanma, mühür bozmaDosya incelenerek gereği düşünüldü; Karşılıksız yararlanma suçu ile ilgili olarak; 02/07/2012 tarihinde kabul edilip 28344 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkrası hükümleri birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde, "yapılan değişiklikle amaçlananın bu kapsam dahilindeki suçlar bakımından kurum zararının ödenmesi halinde, olayın sanık ya da sanıkları hakkında ceza verilmesine yer olmadığı karar verilerek işin esasına girilmesinin önlenmesi" olduğu dikkate alınarak, katılan kurum tarafından kaçak kullanım bedelinin 925,17 TL + 695,80 TL olarak bildirildiği halde, dosya içerisindeki bilirkişi raporu ile kurumun gerçek zararının, vergisiz ve cezasız olarak normal tarifeye göre toplam (103 + 71,59 =) 174,59 TL olarak hesaplandığının anlaşılması karşısında; sanığa “şikayetçi kurumun bilirkişi tarafından hesaplanan 174,59 TL tutarındaki zararını gidermesi durumunda 6352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine" ilişkin usulüne uygun olarak bildirimde bulunulduktan sonra yasal sürenin geçmesi nedeni ile sanığa makul bir süre de tanınıp bu süre beklenilerek, sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Mühür bozma suçu ile ilgili olarak; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2014/2–455 Esas, 2014/541 Karar sayılı ve 09/12/2014 tarihli kararında açıklandığı gibi mühür bozma suçu, mührün kaldırılması veya konuluş amacına aykırı hareket edilmesi ile oluşmaktadır. Seçimlik hareketlerden birinin yapılması ile suç oluşur. Suçun seçimlik hareketlerinden ilki, kanun veya yetkili makamın emri ile konulan mührün kaldırılmasıdır. Mührün kaldırılması fiili, mührün konulduğu eşya üzerinden sökülmesi ya da bozulması şeklinde işlenebilir. Suçun oluşumu açısından diğer seçimlik hareket ise; mührün konuluş amacına aykırı davranılması olarak düzenlenmiştir. Bu seçimlik hareketin gerçekleştirilmesinde, konulan mührün fiziken kaldırılması suçun oluşması açısından şart değildir. Somut olayda sanığın yaşadığı evde Makel marka, 12289295 seri numaralı, idareye kayıtlı olmayan sayaç ile abone olmadan elektrik kullandığı, suça konu sayacın 21/07/2010 ve 23/12/2010 tarihlerinde görevliler tarafından mühürlenip elektriğin kesildiği ve 05/10/2010 ve 18/02/2011 tarihinde yapılan kontrollerde ise aynı sayaç ile abonesiz elektrik kullanmaya devam edildiğinin tespit edildiği anlaşılmaktadır. Söz konusu olayda mührün fiziken kaldırılması söz konusu olmayıp, mührün konuluş amacına aykırı davranılıp davranılmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, gerektiğinde tutanak tanıkları da dinlenilerek sanığın mührün konuluş amacını ortadan kaldıracak şekilde herhangi bir davranışı bulunup bulunmadığı da araştırılıp değerlendirilerek, yine mühür bozma suçundan Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 05/10/2010 gün ve 2010/2870 sayılı iddianamesi ile 20/01/2010, 01/02/2010, 18/02/2010, 17/07/2010, 21/07/2010 suç tarihli ve 22/02/2011 gün ve 2011/813 sayılı iddianamesi ile de 22/10/2010 suç tarihli olarak başka davaların da açıldığının anlaşılması karşısında; söz konusu dava dosyalarının getirtilip incelenerek gerektiğinde birleştirilmeleri, mümkün olmaması durumunda ilgili evrakların onaylı birer suretleri temin edildikten sonra incelenip zincirleme suç hükümleri değerlendirilerek, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 18/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.