MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü:1-)Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan ... hakkında, 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 35.maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi ile 5237 Sayılı TCK'nın 31.maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, bu yaş gurubunda olan çocuklara sosyal inceleme raporu alınması için yasal bir zorunluluk bulunmadığından, tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine katılınmamıştır.Suça sürüklenen çocuk ... tarafından kısmi iade de bulunmadığı gibi, diğer sanığın iadesinede katkıda bulunmadığının anlaşılması karşısında TCK'nun 168.maddesinin uygulanma koşulları oluşmadığından tebliğnamedeki adı geçen sanık yönünden bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA,2-)Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-)Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35/1.maddesi uyarınca sosyal inceleme raporu aldırılmadan, aynı Kanunun 35/3.maddesine göre de sosyal inceleme yaptırılmamasının gerekçesi gösterilmeden yazılı biçimde eksik inceleme ile hüküm kurulması,2-)Suça sürüklenen çocuğun, olaydan bir gün sonra karakola giderek işyerinden çaldığı sigaraları sakladığı yeri gösterdiği, suça konu sigaraların bir kısmının mağdura teslim edilmesini sağladığı, böylece mağdurun uğradığı zararı kısmen giderdiğinin anlaşılması karşısında, kısmen geri verme nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği mağdurdan sorularak, sonucuna göre 5237 Sayılı TCK’nın 168/1-4.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3-)Suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 Sayılı TCK’nın 142/1-b, 143. ve 31/2. maddeleri uyarınca belirlenen 1 yıl 3 ay hapis cezasından aynı Kanun'un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken 1 yıl 15 gün yerine 11 ay 20 gün hapis cezasına hükmolunması suretiyle çocuğa eksik ceza verilmesi,4-)Kabule göre de, 5237 Sayılı TCK'nın 50/3.maddesi uyarınca daha önce hapis cezasına mahkûm edilmeyen ve fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan kısa süreli 11 ay 20 gün hapis cezasının, aynı maddenin 1.fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 Sayılı CMUK'nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 10.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.