Tebliğname No : 2 - 2007/139886MAHKEMESİ : Bozyazı Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 21/11/2006NUMARASI : 2006/228SUÇ : Kasten yaralamaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanık M.. K..’un daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan 5271 sayılı CMK.’nun 231/6.maddesinin (a) bendinde yazılı “ kasıtlı bir suçtan mahkum olmama ” koşulunun bulunmaması nedeniyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;Sanığın adli sicil kaydına göre aynı mahkemenin 17.12.2002 tarih ve 2001/ 220 esas 2002/ 300 karar sayılı ilamı ile mükerrir olmasına rağmen, sanık hakkında aynı Kanunun 58/6 ve devamı maddelerinin uygulanmaması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-5237 sayılı TCK.nun 58. maddesinin 3. fıkrasında “tekerrür halinde sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezasıyla adli para cezası öngörülmüşse hapis cezasına hükmolunacağı” ve aynı kanunun 50. maddesinin 2. fıkrasında ise “suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde hapis cezasına hükmedilmişse bu cezanın artık adli para cezasına çevrilemeyeceği” düzenlenmiş olup bu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde; mükerrir olan sanık hakkında her ne kadar temel ceza belirlenirken yasadaki seçenekli yaptırımlardan takdiren hapis cezası tercih edildiği belirtilmiş ise de; yasada seçenek olarak öngörülen yaptırımlardan zorunlu olarak hapis cezasına hükmedilmesinin zorunlu olması nedeniyle bu kısa süreli hapis cezasının aynı Kanunun 50/1 maddesinde yazılı seçenek yaptırımlardan birisine çevrilmesine bir engel bulunmadığı gözetilerek;sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ve suçun işlenmesindeki özellikler değerlendirilerek belirlenen kısa süreli hapis cezasının aynı maddede belirtilen adli para cezası ya da önlemlerden birisine çevrilmesi gerekip gerekmediği tartışılmadan yazılı şekilde seçenek yaptırımlardan hapis cezası tercih edildiği gerekçesiyle para cezasına çevrilmesine yer olmadığına karar verilmesi,2-Mağdurun aşamalardaki samimi anlatımlarını destekleyen doktor raporunda tarif edilen yaralanmalarının mahkumiyet kararı verilen babası Ali’nin bir-iki tokat vurması haricindeki daha fazla darbelerle meydana gelebileceği de gözetilerek sanık Mustafa’nın babasının eylemine katılarak kız kardeşini kasten yaraladığı sabit olduğu halde yazılı gerekçelerle atılı suçtan beraatine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş Sanık M.. K.. ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 03.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.