Tebliğname No : 2 - 2012/281069MAHKEMESİ : Antalya 14. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 07/08/2012NUMARASI : 2012/877 (E) ve 2012/659 (K)SUÇ : Elektrik enerjisi hırsızlığı (Karşılıksız yararlanma) Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Sanık hakkında elektrik enerjisi hırsızlığı (karşılıksız yararlanma) suçundan kurulan 07.08.2012 tarihli beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesinde; Elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan sanık hakkında kurulan 18.03.2011 tarihli ve 2010/440-2011/152 sayılı beraat hükmünün katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay'a gönderilen dava dosyasının, "02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un geçici 2.maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2.fıkrasına göre işlem yapılması" için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, mahkemesine iade edilmesi işleminin, elektrik enerjisi hırsızlığı (karşılıksız yararlanma) suçu yönünden bozma niteliğinde olduğu gözetilip, mahkemece iade sonrasında duruşma açılarak karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu hüküm kurulmuş ise de; dosya içeriğinden sanığa yüklenen elektrik enerjisi hırsızlığı (karşılıksız yararlanma) suçu ilgili araştırılacak bir husus bulunmadığının ve katılan kurumun zararının da giderildiğinin anlaşılması karşısında, duruşma açılmadan sanık hakkında beraat kararı verilmesi sonuca etkili görülmemiştir. Ancak; Katılan kurumun zararını tazmin etmiş olan sanık hakkında, 6352 sayılı Yasanın geçici 2.maddesinin 2.fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde beraatına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8.maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK'nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 6352 sayılı Yasanın geçici 2/2. ve CMK 223/4. maddeleri uyarınca sanık hakkında CEZA VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 2-Sanık hakkında mühür bozma suçundan kurulan 24.11.2011 tarihli beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; 6352 Sayılı Yasanın geçici 2.maddesinin 2.fıkrası uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iade kararının sadece elektrik hırsızlığı suçundan kurulan hükümle ilgili olduğu, daha önce mühür bozma suçundan kurulan hüküm ile bu hükme karşı yapılan temyiz başvurularının geçerli olduğu,Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iade kararından sonra mühür bozma suçundan kurulan ikinci hükmün hukuken geçersiz olduğu anlaşılmakla, mühür bozma suçundan kurulan 24.11.2011 tarihli beraat hükmü ile ilgili yapılan incelemede; Sanığın meskeninde kullandığı elektrik sayacına cam kenarından film şeridi ile müdahale ettiği ve bu suretle mühürün konuluş amacına aykırı davrandığının ileri sürülmesi, sanığın atılı suçlamayı kabul etmeyerek, söz konusu eve 2009 yılının temmuz ayında taşındığını sayaca müdahale etmediğini kendisinden önce Yüksel Kardeş isimli şahsın kiracı olarak oturduğunu savunması karşısında; suça konu sayacın tesbit tarihinden önce mühürlü olup olmadığı katılan kurumdan sorulup araştırılarak gerektiğinde, suç tarihi ve öncesinde suça konu evde kim ya da kimlerin ne kadar süre oturduğu muhtarlık kayıtları ile telefon, su faturaları getirtilerek gerektiğinde kolluk araştırması da yaptırılarak kesin olarak saptandıktan sonra, sanığın evindeki kurulu güce göre suç tarihinden önceki ve sonraki bir yıllık dönemlere ait tüketim belgelerinin ayrıntılı olarak karşılaştırılması yapılarak suç tarihinden önceki dönemde kaçak kullanımı gösteren belirgin bir düşme ve evdeki kurulu güce uygun bir tüketim olup olmadığı, hususunda elektrik bilirkişisinden rapor aldırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 31.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.