Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17428 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 15043 - Esas Yıl 2009





Tebliğname No : 6 - 2006/208000MAHKEMESİ : Küçükçekmece 7. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 25/05/2006NUMARASI : 2006/320SUÇ : HırsızlıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından,hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan,5271 sayılı CYY’nın 231/6.maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” koşulunun bulunmaması nedeniyle,sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sayacın Bakanlık mühürleri koparılıp numaratörü ile oynanmak suretiyle kaçak elektrik kullanıldığı iddia edilen durumlarda kaçak kullanım bulunup bulunmadığı tutanağa konu sayaca ait tutanak öncesi ve sonrası en az birer yıllık tüketimler karşılaştırılarak, her iki dönem tüketimleri arasında bariz fark bulunup bulunmadığının ve tüketimlerin işyerindeki elektrikle çalışan tüm aletlerden oluşan kurulu güçle uyumlu olup olmadığının tespiti ile mümkün olduğu halde,mahallinde keşif yapılıp bu konuda rapor alınmaksızın eksik incelemeye dayanarak yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Sanığın işyerinde yapılacak keşifle kurulu güç tespit edilip kullanma süresi gözetilerek kaçak olarak tüketilen elektrik bedeli normal tarifeye göre bilirkişiye hesap ettirildikten sonra 765 sayılı TCK’nun 522/1.maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden,şikayetçi kurumun bildirdiği değer esas alınıp pek fahiş olarak kabul edilmek suretiyle sanığa verilen cezadan aynı madde uyarınca artırım yapılması gerektiği kabul edilerek,suça konu sayacın tutanak tarihinden önce şikayetçi kurum tarafından mühürlenip mühürlenmediği araştırılmadan ve varsa mühürleme tutanağı getirtilmeden ve sanığın kaçak bedelini ödeyip ödemediği şikayetçi kurumdan sorularak belirlenmeden eksik kovuşturma sonucunda 765 Sayılı TCK.nun 492/2.maddesinin sanık aleyhine ve 5237 sayılı TCK'nun 142/1-f maddesinin ise sanık lehine olduğundan bahisle yazılı şekilde karar verilmesi,3-Sanık müdafiinin 25.05.2006 tarihli celsedeki sanık hakkında lehe olan hükümlerin uygulanmasına ilişkin talebi,5237 sayılı Yasa’nın 50.maddesinde düzenlenen hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesine ilişkin hükümleri de içerdiği halde,bu hususta olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmemesi, Bozmayı gerektirmiş,sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 1412 sayılı CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakları korunmak suretiyle hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA,31/05/2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.