Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15814 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25209 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü: I- Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre hükmün; 14/04/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 Sayılı Kanunun 26. maddesi ile 5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. madde uyarınca hüküm tarihi itibariyle temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE, II- Sanık ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;Oluşa ve dosya içeriğine uygun olan mahkemenin kabul ve değerlendirmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden hırsızlık suçu yönünden tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir. Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından 5237 sayılı TCK.nun 53/3. maddesi uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları ile tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkartılarak yerine, "Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla hükümlülüğün yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK.nun 53/1. maddesinin “a,b,c,d,e” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına" eklenmesine karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, III- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından, suça sürüklenen çocuk ... hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;Oluşa ve dosya içeriğine uygun olan mahkemenin kabul ve değerlendirmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçu yönünden tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün kısmen isteme uygun olarak ONANMASINA, IV- Sanıklar ... hakkında hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından, suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan; sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;Oluşa ve dosya içeriğine uygun olan mahkemenin kabul ve değerlendirmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden sanık ... hakkında hırsızlık suçu yönünden tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir. Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Suça sürüklenen çocuk ...'un yakalandığında atılı suçları işlediğini kabul ederek ve suça konu eşyalardan biri olan uydu alıcısını sakladıkları yeri kolluk görevlilerine göstermek suretiyle, söz konusu uydu alıcısının mağdura iadesini sağladığının anlaşılması karşısında, mağdurdan kısmi iadeye karşı rızasının bulunup bulunmadığı sorularak sonucuna göre suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK.nun 168/1-4 maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmemesi,2- Sanık ...'ın aynı yargı çevresi içinde başka bir suçtan ceza infaz kurumunda hükümlü bulunup duruşmalardan bağışık tutulma istemi bulunmadığı gözetilmeden, 5271 sayılı CMK.nun 196. maddesine aykırı olarak yokluğunda yargılamaya devam edilerek ve yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilerek savunma hakkının kısıtlanması, 3- Sanıklar ... ve ... müdafiinin 15/11/2011 tarihli oturumda sanıklar hakkında lehe olan yasa hükümlerinin uygulanmasına ilişkin isteminin 5237 sayılı TCK.nun 50. maddesini de kapsamasına karşın, hüküm kurulurken, bu konuda olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmemesi,4- Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerde, 5237 Sayılı TCK.nun 53/1. maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılırken yasal olanak bulunmadığı halde, (c ve e) bentlerinin hariç bırakılması,5- Sanık ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından hüküm kurulurken, sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından 5237 sayılı TCK.nun 53/3. maddesi uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., sanıklar müdafii ve suça sürüklenen çocuk müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı kısmen isteme uygun olarak BOZULMASINA, 04/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.