Tebliğname No : 6 - 2012/56999MAHKEMESİ : Seydişehir Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 22/11/2011NUMARASI : 2011/114 (E) ve 2011/250 (K)SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal,mala zarar verme Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Olay tarihi itibariyle atıl vaziyette olduğundan ticari bir faaliyet yürütmeyen boş fabrikada gerçekleştirilen eylem nedeniyle konut veya işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı gözetilmeden yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması, 2-Olay gecesi gelen telefon ihbarında merdiven dayayıp cam kırılması suretiyle fabrikaya girildiğinin bildirilmesi, sanık Adem'in olay yerinde yakalanması, her ne kadar sanık Ömer ertesi gün yakalanmış ise de müşteki tarafından, olay yerindeki elektrik panosundan çalındığı iddia edilen kablonun ele geçmeyişi, mahkemece hırsızlık suçunun teşebbüs aşamasında kaldığının kabul edildiği de gözönünde bulundurulduğunda fabrikanın atıl olması nedeniyle elektrik kablosunun daha önce çalınmış olabileceği ve elektrik tesisatına da bu sırada bilinmeyen şahıslarca zarar verilmiş olabileceği ihtimali karşısında lehe değerlendirme ile sanık Ömer'in yalnızca camın kırılması ile oluşan zarardan sorumlu tutulması ve zararı gidermek istediğini de beyan ettiğinden camın bedeli bağımsız bir bilirkişiye hesab ettirilerek sanığın ödemesi için süre verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde sanık Ömer'e yüklenen konut dokunulmazlığını ihlal suçunun zarar oluşumuna elverişli bulunmadığı, hırsızlık suçundan ise doğan bir zarar olmadığı ve adli sicil kaydına göre sabıkasız olduğu anlaşılan sanık hakkında 5271 sayılı CMK'nun T.C. 231.maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen "sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması" koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, "zararın giderilmediği" biçimindeki yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 4-UYAP üzerinden alınan nüfus kayıt örneğine göre, sanık Adem'in hükümden sonra 15.11.2012 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında; hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK'nın 64. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık Ömer müdafii ve sanık Adem'in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı kısmen istem gibi BOZULMASINA, 04.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.