Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1570 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 101 - Esas Yıl 2017





Hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından suça sürüklenen çocuk ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b, 143, 168/1, 116/4, 31/3 (iki kez) ve 62/1 (iki kez) maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün ve 5 ay 28 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair Kula Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2012 tarihli ve 2012/94-428 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 07/12/2016 gün ve 94660652-105-45-13769-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/12/2016 gün ve 2016/398938 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Dosya kapsamına göre;1- Evvelce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan ve suç tarihinde 18 yaşını ikmâl etmediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezalarının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesinde,2- Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık eyleminden dolayı 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b maddesi uyarınca verilen hapis cezasının alt sınırdan tayin olduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden suçun gece vakti işlenmesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 143. Maddesi uyarınca en üst oranda artırım yapılması suretiyle çelişkiye düşülmesinde, 3-Hükmün açıklandığı 26/12/2012 tarihli duruşmada onsekiz yaşını doldurmadığı anlaşılan suça sürüklenen çocuğa 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 150/2. maddesi uyarınca zorunlu olarak atanan müdafii hazır bulundurulmadan mahkumiyet kararı verilmesi nedeniyle anılan Kanunun 188/1. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanmasında, isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Hükmün açıklandığı 26/12/2012 tarihli duruşmada onsekiz yaşını doldurmadığı anlaşılan suça sürüklenen çocuğa 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 150/2. maddesi uyarınca zorunlu olarak atanan müdafii hazır bulundurulmadan mahkumiyet kararı verilmesi nedeniyle aynı Kanun'un 188/1. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, Kula Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 26.12.2012 gün ve 2012/94 E., 2012/428 K. sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, bozma kararının niteliği itibariyle 1 ve 2 nolu kanun yararına bozma istemleri hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına 13/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.