Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15467 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 48084 - Esas Yıl 2009





Tebliğname No : 2 - 2008/41408MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 31/07/2007NUMARASI : 2007/785SUÇ : Su hırsızlığı, mühür bozma Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan 5271 sayılı CYY.nın 231/6.maddesinin ‘a’ bendinde yazılı ‘kasıtlı bir suçtan mahkum olmama’ nesnel koşulunun bulunmaması nedeniyle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede, Sanığa atılı su hırsızlığı için 5237 sayılı TCK.nun 142/1-a ve 203.maddeleri ve diğer ilgili hükümlerde öngörülen cezalar ile 765 sayılı TCK.nun 492/2. maddesi ve 647 sayılı Kanunun ilgili hükümleri nazara alındığında 765 sayılı TCK.nun sanık lehine olduğuna ilişkin kabulde bir isabetsizlik görülmemiş olup, suç tarihinde de 765 sayılı TCK.nun yürürlükte bulunması, ayrıca suçun işlendiği yerin ‘Antalya’ olarak karar başlığında da gösterildiği belirlenmekle tebliğnamedeki 4 ve 7 nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiş.5271 sayılı TCK.nun 230/1-a maddesi uyarınca gerekçeli kararda Cumhuriyet Savcısının esas hakkındaki görüşüne yer verilmemiş ise de hükümden sonra yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun geçici 3.maddesi ile Asliye mahkemelerinde yapılan düzenleme karşısında bu aykırılık sonuca etkili görülmeyerek bozma sebebi yapılmamış,. Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak,1-Sanığın savunmasında sayacına gelen su borusunun patladığını sayaçları okumaya gelen Asat yetkilisine gösterdiğini, daha sonra suyun akmaya devam etmesi ile komşusunun getirdiği vanalı çeşmeyi taktığını ve bundan sonra evindeki suyun akmaya başladığını, 4 gün sonrada hakkında tutanak düzenlendiğini beyan etmesi karşısında, komşusu ile asat görelisinin kimliklerinin tespiti ile bu hususta ifadeleri alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi,2-Sayacın suç tarihinden önce mühürlü olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre suç vasfının tayini, 3-Sanık hakkında ek savunma hakkı verilmeden 765 sayılı TCK.nun 492/2.maddesi uygulanmak suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 226/2.maddesine aykırı davranılması, 4- İddianamenin kabulü kararı okunmadan duruşmaya devam edilmek suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 191/1.maddesi gereğine uyulmaması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 06.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.