Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15141 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 15405 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2012/28366MAHKEMESİ : Kayseri 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 25/10/2011NUMARASI : 2011/388 (E) ve 2011/534 (K)SUÇ : Hırsızlık Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Mahkemenin duruşma açmak suretiyle yaptığı uyarlama yargılaması sonucunda ayrıntılı hüküm kurmasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki (2) nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemeştir. Uyarlama yargılaması nedeniyle yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre, sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;Sanığın suç tarihinde mağdurun işyerinin açık olan kapısından içeri girip bir miktar para çalarak üzerine atılı hırsızlık suçunu işlediği iddasıyla açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda mahkumiyetine karar verildiği ve bu hükmün kesinleştiği, infaz sırasında 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 Sayılı TCK ve 5252 Sayılı Kanunun ilgili hükümleri uyarınca yeniden değerlendirme yapılması talebi üzerine mahkemenin duruşma açarak yaptığı yargılama sonucunda 5237 sayılı TCK.nun ilgili hükümleri uyarınca hüküm kurulması halinde hem hırsızlık ve hem de işyeri dokunulmazlığını bozmak suçlarından ceza tayini gerekeceğinden 765 Sayılı TCK.nun ilgili hükümlerinin lehe olduğuna karar verilmiş ise de, suç tarihinde 5237 Sayılı TCK.nın 116/2.maddesinde düzenlenen işyeri dokunulmazlığını bozmak suçunun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu ve mağdurun 07.06.2000 tarihli duruşmada sanıktan şikayetçi olmadığını belirttiği, bu suçun hırsızlık suçu ile birlikte işlenmesi halinde şikayete tabi olmayacağına dair hükmün suç tarihinden sonra 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 Sayılı Kanun ile 5237 sayılı TCK'nun 142. maddesine 4. fıkra olarak eklendiği dolayısıyla hükümlü hakkında mahkeme tarafından da hırsızlık suçu yönünden yapılan değerlendirme sonucu 5237 Sayılı TCK.nun ilgili hükümleri uyarınca belirlenen 7 ay 15 günlük hapis cezasının hükümlü lehine olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, hükümlünün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 28.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.