Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14696 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 26032 - Esas Yıl 2010





Tebliğname No : 2 - 2008/279383MAHKEMESİ : Küçükçekmece 3. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 06/05/2008NUMARASI : 2007/270 (E) ve 2008/399 (K)SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma Dosya incelenerek gereği düşünüldü; I- Yakınan ve sanıkların kullandıkları iddia olunan cep telefonu hatlarının görüşme kayıtları üzerinde soruşturma ve kovuşturma evrelerinde herhangi bir araştırma yapılmadan ve sanıkların cep telefonu hatları ile yakınana ait hattı ısrarla aradıklarına dair kayıtlar dosyaya getirtilmeden, yine yakınanın ifadesinde adı geçen ve konuşmaları duyduğu iddia edilen tanık Nurten Çelebi adına davetiye çıkarılmasına karar verildiği halde, bu tanık dinlenmediği gibi neden dinlenmesinden vazgeçildiği de belirtilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile sanıklar hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması, II- Kabule göre de; Kovuşturma evresinde şikayetçi olduğunu belirten yakınana CYY.nın 234. Maddesi uyarınca hakları açıklanıp anlatılmadığı gibi suçtan zarar gören sıfatı ile davaya katılmak isteyip istemediği sorulmamış ise de, yakınana gerekçeli karar tebliğ edildiği halde temyiz etmemesi nedeniyle; yine TCY.nın 50 ve 62.maddeleri karar yerinde tartışılmamış ise de, sanıkların lehe hükümlerin uygulanması yönünde herhangi bir taleplerinin olmaması karşısında, tebliğnamedeki bu hususlara ilişkin bozma düşüncelerine katılınmamıştır. Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Adli sicil kaydına göre sabıkası ve dolayısıyle 5237 Sayılı TCY.nın 51/1.madde ve fıkrasının (a) bendine göre tayin olunan cezaların ertelenmesine yasal engel bulunmadığı belirlenen sanıklar hakkında ertelemeye yer olmadığına karar verilirken; “sanıkların suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlığını” irdeleyen yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2- Sanıklara atılı suç nedeniyle yakınanın dosyaya yansıyan herhangi bir maddi zararının tespit edilmediği ve adli sicil kayıtlarına göre sanıkların sabıkalarının bulunmadığının anlaşılması karşısında; haklarında hükmolunan hapis cezalarının, 5271 Sayılı CYY.nın 231.maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen sanıkların “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyecekleri hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, hiç gerekçe gösterilmeden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 23/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.