Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14560 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 27724 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 2 - 2009/274735MAHKEMESİ : İzmir 10. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 10/09/2008NUMARASI : 2008/991 (E) ve 2008/1406 (K)SUÇ : Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, 1-Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK .nun 125/1 maddesinde hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03/02/2009 tarih ve 2008/11-250 esas ve 2009/13 karar sayılı kararında belirtildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilirken mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararın esas alınması, manevi zararın bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, somut olayda katılanın tazminat istemi bulunmadığı gibi dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde sanığa yüklenen hakaret suçundan doğan ve hakimin basit bir araştırma ile saptayabileceği herhangi bir maddi zararının bulunmadığı; daha önce kasıtlı bir suçtan mahkumiyeti olmayan, cezasının tür ve süresi itibariyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasından yararlanmasına engel bir durumu bulunmayan, ".....sanığın suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği hususunda mahkemede kanaat oluştuğu ..." biçimindeki gerekçe ile cezası ertelenen sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilemeyeceğinin erteleme kurumundan önce değerlendirilmesi gerekirken hiç değerlendirilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 04.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.