MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, İşyeri dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;1-) O yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin incelenmesinde; O yer Cumhuriyet savcısının, 02/05/2012 tarihinde verilen hükmü 1412 sayılı CMUK'nın 310/2.maddesinde öngörülen bir aylık süre geçtikten sonra 11/06/2012 tarihinde temyiz ettiği anlaşıldığından, O yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin aynı Kanunun 317.maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,2-) Sanığın konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,3-) Sanığın hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince; Dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın kovuşturma şamasında 08.12.2009 tarihli savunmasında, “bir kısım çaldığı şeyleri müştekiye iade ettiğini” savunması, katılanın 23.03.2010 tarihli oturumda suça konu işyerinin ağabeyi ...'ye ait olduğunu kendisinin işçi olduğunu, suça konu malların teslim edilip edilmediğini bilmediğini 03.05.2011 tarihli oturumda da ...’nin zararını olaya sebebiyet verdiği için bizzat kendisinin giderdiğini sanığın kendi zararını gidermediğini beyan etmesi karşısında, ... duruşmaya çağrılıp sanığın kısmi iadede bulunup bulunmadığı, bulunmuşsa nasıl ve kim tarafından ne zaman yapıldığı kuşkuya yer bırakmayacak biçimde açıklattırılarak kısmi iade varsa rızası olup olmadığı sorulup sonucuna göre 5237 sayılı TCK’nun 168. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün uygulanması olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 22.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.