Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 14324 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 27745 - Esas Yıl 2011
Tebliğname No : 4 - 2009/157693MAHKEMESİ : Küçükçekmece 3. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 30/10/2008NUMARASI : 2008/69 (E) ve 2008/1001 (K)SUÇ : Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK'nın 62.maddesinde düzenlenen takdiri indirimin uygulanıp uygulanmayacağı hakimin takdirinde olup hakimin bu takdirini uygulanmaması yönünde kullandığı anlaşıldığından tebliğnamadeki bu hususa yönelik 3 numaralı bozma düşüncesine katılınmamış,diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; I- Müşteki polis memurunun sanığın kendisine hakaret ettiğini iddia etmesine karşın sanığın suçu inkara yönelik savunmasının tanık Cengiz tarafından doğrulanması karşısında olay hakkında bilgisi bulunduğu anlaşılan tanıklar Orhan ile Süleyman dinlenerek ve hangi tanığın beyanına hangi gerekçelerle itibar edildiği kararda tartışılarak sanığın hukuki durumunun ve hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının buna göre değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, II- Kabule göre de; 1-Ceza yasasında,hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece,öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli,daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanık Halil Koşum'a yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK'nın 125/1.maddesinde hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım,aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip,daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken,yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2-5237 sayılı TCK'nın 125. maddesindeki seçenek yaptırımlardan hapis cezasının tercih edilmesi halinde,aynı kanunun 50/2.maddesi uyarınca bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, 3-Sanığa hükmolunan 1 yıl hapis cezasının günlüğü 20 TL'den para cezasına çevrilmesi sırasında sonuç cezanın 7.300 TL yerine 7.200 TL olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini, 4-5271 sayılı CYY'nın 231.maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; a)Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, b)Mahkemece,sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması, c)Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın,aynen iade,suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı ilamında ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın mahkemece basit bir araştırma ile belirlenebilecek olan ölçülebilir,maddi zarar olduğu dosya içeriğine göre sanığa yükletilen kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan dolayı müştekiler ve katılanın maddi nitelikte bir zararının söz konusu olmadığının,sanığın sabıkasına esas Hamur Asliye Ceza Mahkemesi'ne ait 26.06.1997 tarih,26-31 sayılı ilamın taksirli suça ilişkin olması,Büyükçekmece Sulh Ceza Mahkemesine ait 27.11.1997 tarih,698-574 ile 03.04.2000 tarih,201-435 sayılı 3167 sayılı Kanunun 13/1.maddesine aykırılık suçundan verilen ilamların ise suç olmaktan çıktığının ve hükmolunan cezanın tür ve süresi itibariyle de hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel bir durumunun bulunmadığı anlaşılan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyecekleri hususundaki kanaat ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekirken “sabıka kaydı nedeniyle sanık hakkında CMK 231.maddesinin uygulanmamasına” karar verildiğinin açıklanması, 5-Sanığa hükmolunan hapis cezası adli para cezasına çevrilirken uygulanan Kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CYY'nın 232/6.maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş,sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA,5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine,03/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.