Tebliğname No : 2 - 2009/12521MAHKEMESİ : Baskil Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 25/07/2008NUMARASI : 2007/163 (E) ve 2008/56 (K)SUÇ : Hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dairemizce de kabul edilerek uygulanan Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30.01.2007 tarih ve 3-9 esas 2007/18 kararında belirtildiği üzere; 5271 sayılı CMK. nın 232/6 ve 34/2. maddeleri ile 1412 sayılı CMUK’nun 310.maddesine göre kararda başvurulacak yasa yolu, süresi, mercii ve şeklinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerektiği halde; sanığın yokluğunda verilen hükümde temyizin süresi, temyiz süresinin başlangıcı, yasa yolu ve temyiz isteminin ne şekilde yapılabileceği gösterilmeyerek yanılgıya sebebiyet verildiğinden, sanığın temyiz isteminin süresinde yapıldığı kabul edilip, 06.11.2008 tarih 163-56 sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin karar kaldırılarak yapılan temyiz incelemesinde; I-Sanığın soruşturma ve kovuşturma aşamasında; “müştekiyi tanımadığını, telefon numarasının kendisine ait olmadığını, Turkcell bayiinden hat alırken verdiği kimlik bilgileri ile yanlışlıkla bir başka kişiye kendi adına ikinci bir numara verilmiş olduğunu, durumu Turkcell bayiisinden öğrendiğini” savunmuş olmasına göre, öncelikle sanığın savunması araştırılarak, Turkcell'den sanık adına ikinci bir hattın olup olmadığı sorulduktan ve suça konu mesajların gönderildiği cep telefonu numarası ile yapılan görüşme kayıtları getirtilerek söz konusu bu cep telefonu numarasının sanık tarafından kullanılıp kullanılmadığının araştırıldıktan sonra kanıtların bir bütün olarak takdiri ile sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, II- Kabule göre ise; Sanığın suç tarihi itibariyle daha önce üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması karşısında, suçu işledikten sonraki yargılama sürecinde pişmanlık gösterip göstermediği nazara alınıp tekrar suç işleyip işlemeyeceği konusunda oluşan kanaat değerlendirilerek cezasının ertelenip ertelenmeyeceğine karar verilmesi gerekirken, gerekçe gösterilmeden cezanın ertelenmesine karar verilmesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 1-Sanık hakkında hapis cezası tercih edilirken yasal ve yeterli gerekçe gösterilmemesi suretiyle 5237 sayılı TCK 61. maddesine aykırı davranılması, 2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas- 2009/13 Karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde katılanın, sanığa atılı hakaret suçundan doğan herhangi bir maddi zararının bulunmadığı gibi, kasıtlı bir suçtan sabıkası olmadığı anlaşılan sanık hakkında 5271 Sayılı CMK’nun 231.maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen ''sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması'' koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “katılanın zararını tazmin etmediği” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.