Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13601 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 9288 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :Gülşehir Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :7.1.2010NUMARASI :Esas no:2009/189 Karar no:2010/3Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün velayet yönünün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan 20.09.2011 günü duruşmalı temyiz eden davalı H... A... Vekili Av. A... O... D... ve karşı taraf davacı G... A... geldi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Taraflar aralarında duruşma dışında düzenledikleri boşanma protokolünde; müşterek çocuğun velayetinin babaya bırakılmasını kararlaştırmışlar, duruşmadaki beyanlarında davacı çocuğa iyi bakabileceğini, çocuğundan ayrılmak istemediğini ifade etmiş, vekili aynı oturumda velayet konusunda takdiri mahkemeye bıraktıklarını söylemiştir. Davalı ise takip eden oturumda “çocuğun velayetinin kendisine verilmesi şartıyla boşanmayı kabul ettiğini” bildirmiş ve aralarında düzenledikleri protokolu dosyaya ibraz etmiştir. Bu durumda tarafların ortak çocuğun velayetinin babaya bırakılacağı konusunda anlaşamadıkları görülmektedir. Bu halde Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanma kararı verilemez. Böyle bir durumda taraflardan delilleri sorulup; göstermeleri halinde delilleri toplanıp, sonucuna göre Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılarak buna göre hüküm kurulmalıdır. Bu bakımdan Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi çerçevesinde boşanma kararı verilmesi doğru değildir. Ne var ki, hükmün boşanmaya ilişkin kısmı temyiz edilmediğinden, bu yön bozma sebebi yapılmamış yanılgıya değinilmekle yetinilmiştir. 2-Ortak çocuğun velayetine ilişkin tarafların gösterecekleri delillerin toplanması ve hasıl olacak sonucuna göre velayetin düzenlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, duruşma için takdir olunan 825.00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.