Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13554 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23533 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 2 - 2012/173888MAHKEMESİ : Eskişehir 1. Çocuk MahkemesiTARİHİ : 17/05/2012NUMARASI : 2010/717 (E) ve 2012/449 (K)SUÇ : Hırsızlık Dosya incelenerek gereği düşünüldü: O yer Cumhuriyet Savcısının suça sürüklenen çocuk lehine hükmü temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede; Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- 5237 sayılı TCY’nın 61. maddesi kapsamında ceza tayini hakimin takdir ve değerlendirme yetkisinde ise de; bu yetkinin kullanılmasında adalet ve nesafet kurallarına bağlı kalınması, cezanın belirlenmesi sırasında dayanılan gerekçenin; suçun işleniş şekli, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği yer ve zaman, suç konusunun önem ve değeri, oluşan zarar ve tehlikenin ağırlığı, kanuna aykırılığın derecesi gibi hususların, yargılama konusu eylemin niteliği ve dosya içeriğine uygun olarak irdelenip denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilmesi gerekmektedir. Somut olayda, suça sürüklenen çocuğun 300,00 TL değerinde demiri çalmaya çalıştığı sırada yakalanması şeklinde gerçekleşen eyleminde, benzer olaylardaki genel uygulama gözönüne alındığında, 5237 sayılı Yasa'nın 3/1. madde-fıkrasında yer alan orantılılık ilkesi de gözetilmeden üst sınıra yakın ceza tayin edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- UYAP’tan alınan nüfus kaydına göre, İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 1040-4 sayılı ve 05.03.2013 tarihinde kesinleşen (karar tarihinden sonra) ilamına göre, suça sürüklenen çocuğun 25.03.1998 olan doğum tarihinin 25.03.1994 olarak düzeltildiği anlaşılmakla, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCY’nın 31/3. maddesinin uygulanması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ve suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesi gereğince suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakları gözetilerek hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 15.05.2014 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi. KARŞI OY: Suça sürüklenen çocuk Berivan Kanık hakkında hırsızlık suçundan mahkumiyet hükmü kurulurken alt sınırdan uzaklaşılma gerekçesinin yetersizliği nedeniyle hükmün bozulmasına dair çoğunluk görüşüne katılmıyorum. Şöyle ki; Her ne kadar mahkeme kanundaki tabirleri bire bir yazmamışsa da olayın oluş şekli ve suça sürüklenen çocuğun olaydaki ve yargılamadaki tutum ve davranışları nazara alınarak demek suretiyle aşağıda izah edilecek olan ve takdiri teşdit sebebini özet olarak yazmıştır. Suça sürüklenen çocuk B.. K..'ın hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilen diğer suça sürüklenen çocukla birlikte müştekiye ait kilitli kapıyı gece sayılan zaman dilimi içerisinde kırarak 500 TL değerindeki inşaat malzemesini çalmışlardır. Gerek Müşteki beyanında gerekse suça sürüklenen çocuğun sorgusunda 12-15 yaş gurubunda olmayıp 15-17 yaş grubunda olduğundan bahsedilmiş daha sonrada İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesince yaş düzeltmesiyle 15-18 yaş grubunda olduğu tescil edilmiştir. Adli sicil kaydında sabıkasız görünsede mahkeme tarafından getirilen uyap kaydına göre suça sürüklenen çocuk hakkında 117 adet soruşturma ve kovuşturma bulunmaktadır. Dolayısıyla suça sürüklenen çocuk hakkında hüküm kurulurken alt sınırdan uzaklaşılması adalet ve nesafet kuralına aykırı değildir. Ayrıca suça sürüklenen çocuğun yaş düzeltmesi yapılmış olmakla 5237 sayılı Yasanın 31/3. maddesi yerine 31/2. maddesine göre indirim yapılması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamalıydı. (C. Savcısı lehe temyiz etmişti) Hak ve nesafete uygun mahkemenin alt sınırdan uzaklaşma takdirine dokunulmadan aleyhe temyiz olmadığıda düşünüldüğünde eleştirilerek onama yapılabilir görüşündeyim. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar FERAGAT EDİLEN DAVANIN TEKRAR AÇILMASI MAHKEMENİN YAPACAĞI İŞ Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının aleyhine, müvekkillerinin de paydaş olduğu taşınmazın haksız kullanımı nedeniyle 8.000.00 liralık ec-rimisil davası açtığını, davadan feragat edildiği gerekçesiyle davanın reddedildiğini, ancak şu andaki davanın davacıları olan müvekkillerinin, ilk ecrimis BONO • TEMİNAT SENEDİ • İSPAT YÖNTEMİ Alacaklının bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlattığı takibe karşı borçlu, dayanak senedin 21.06.2012 tarihli araç kiralama sözleşmesi kapsamında alındığını ve teminat senedi olduğunu ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurmuş; mahkemece, bononu Kat mülkiyetinde ve site mülkiyetinde yöneticinin temsil yetkisine giren işlerden dolayı icra takibi - Taraf sıfatı Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvuruda borca itiraz ettiği, Mahkemece 21.09.2011 tarihinde verilen kararla, bono metninde “....bedeli ma Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?