Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13371 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22640 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Sanıklar ... ve ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, 5271 sayılı CMK.nun 231/12. maddesi uyarınca itiraza tabi olduğu, bu kararların temyizi mümkün olmadığından, 5271 sayılı CMK.nun 264. maddesine göre de, kanun yolunun ve merciinin belirlenmesinde yanılma, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağından, sanıklar müdafiinin dilekçesi itiraz niteliğinde kabul edilerek itirazın merciince incelenmesi için dosyanın incelenmeksizin mahalline istem gibi İADESİNE,2- Sanıklar ...ve ... hakkında mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından, sanıklar müdafiinin temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 3-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen, velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkında, 5237 sayılı TCK'nın 53/1-c maddesinde öngörülen velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 4-Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; a)Sanık ...'nın müştekiye ait suça konu iki adet tüfeği tanık...,iki adet tüfeği tanık ... aracılığıyla soruşturma aşamasında iadesini sağladığının anlaşılması karşısında sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK.nun 168.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılmaması, b)5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen, velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA,14.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.