Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13248 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 27241 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 2 - 2009/171178MAHKEMESİ : Mihalgazi(Kapatılan) Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 07/04/2009NUMARASI : 2008/38 (E) ve 2009/11 (K)SUÇ : Hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle seçenekli yaptırımlardan hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra da seçilen cezanın alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda; sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK.nun 125/1. maddesinde hapis ve adli para cezası biçimindeki seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığı halde, yasada öngörülen seçenekli yaptırımlardan hapis cezasının seçilmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmemesi, 2-Daha önce kasıtlı bir suçtan mahkumiyeti olmayan, hükmolunan cezanın tür ve süresi itibariyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel bir durumunun bulunmadığı anlaşılan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, “Failin daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum edilmemiş olması, suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede kanaat oluşması” kabul edilerek cezasının ertelenmesine karar verildiği halde, “olayın oluş şekli, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, sanığın suçunu kabul etmemesi, dosyaya yansıyan kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözününde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılmamış olmakla” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan çelişkili gerekçeyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmek suretiyle gerekçede çelişkiye neden olunması, 3-5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin 1.fıkrasının‘a,b,c,d,e’ bentlerindeki haklardan yoksun bırakılmanın hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 53/1-c maddesinde belirtilen kendi alt soyu üzerindeki velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin ise aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca koşullu salıverme tarihine kadar uygulanacağının kararda belirtilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 16.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.