Tebliğname No : 4 - 2009/207835MAHKEMESİ : Hınıs Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 14/05/2009NUMARASI : 2008/88 (E) ve 2009/108 (K)SUÇ : Hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın hakaret suçunu farklı mağdurlara yönelik ayrı eylemlerle işlediğinin anlaşılması karşısında TCK.nun 43/1-2. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığından tebliğnamedeki (1) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK .nun 125/1 maddesinde hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2- Hakaret suçunun işlendiği mal müdürlüğü makam odasının aleni yerlerden olmadığı gözetilmeden, sanığa verilen cezanın TCK.nun 125/4.maddesi uyarınca arttırılması,Kabule göre de; TCK.nun 50. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörülmesi ve mahkemece hapis cezasının tercih edilmesi halinde, bu durumda artık hapis cezasının adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 1412 Sayılı CMUK.nun 326/son maddesi gözetilmek suretiyle BOZULMASINA, 14.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.