Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12730 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25319 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 6 - 2012/52351MAHKEMESİ : İstanbul 20. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 15/11/2011NUMARASI : 2008/375 (E) ve 2011/447 (K)SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozmak, mala zarar vermek Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak,5237 sayılı TCK.nın 53/1-c maddesi uygulanırken, sanığın yalnızca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeyerek diğer kişileri kapsayacak şekilde uygulama yapılarak aynı maddenin 3. fıkrası hükmüne aykırılık yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, Sanığın, 5237 sayılı TCK.nın 53/1-c ve 3.fıkrası uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu haktan yoksun bırakılmalarına karar verilmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını bozmak ve mala zarar vermek suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, a-Suç tarihi itibariyle uzlaşmaya tabi olan sanığa atılı işyeri dokunulmazlığını bozmak suçunun 19/12/2006 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5560 sayılı kanunun 24. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nın 253. maddesinin 1. fıkrası (b) bendinde Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın uzlaşma kapsamında kalan suçlar arasında sayıldığı ve sanığın duruşmadaki beyanında uzlaşmak istediğini ifade etmesi karşısında, bu suç yönünden 5271 sayılı CMK.nın 253. ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı biçimde karar verilmesi, b-Hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozmak suçları nedeniyle sanığın “uyuşturucu madde kullandığı, olaya karışıp karışmadığını hatırlamadığı, karışmış olabileceği” şeklindeki dolaylı ikrarı gerekçe gösterilerek lehine 5237 sayılı TCK.nın 62.maddesinin uygulanmasına karar verildiği halde mala zarar verme suçundan hüküm kurulurken, gerekçesi açıklanmadan anılan maddenin uygulanmaması, c-5237 sayılı TCK.nın 53/1-c maddesi uygulanırken, sanıkların yalnızca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeyerek diğer kişileri kapsayacak şekilde uygulama yapılarak aynı maddenin 3. fıkrası hükmüne aykırılık yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayıBOZULMASINA, 12.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.