Tebliğname No : 2 - 2012/219638MAHKEMESİ : Eskişehir 6. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/03/2012NUMARASI : 2009/674 (E) ve 2012/600 (K)Suç : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlalDosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Sanık H.. S.. hakkında mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;Sanık hakkında mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itiraza tabi olduğu, bu kararın temyizi mümkün olmadığından, CMK'nın 264. maddesine göre de, kanun yolunun ve merciinin belirlenmesinde yanılma, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağından, sanık müdafiinin dilekçesi itiraz niteliğinde kabul edilerek itirazın merciince incelenmesi için dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,2- Sanıklar A.. U.. ve L.. G.. haklarında işyeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;İşyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi nedeniyle, sanıklar hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan hüküm kurulurken TCK'nın 119/1-c maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından, sanıklar hakkında mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK'nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluğuna karar verilmemiş ise de; bu hususun infaz aşamasında resen nazara alınması mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan duruşmaya toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 3- Sanıklar A.. U.., L.. G.. ve H.. S.. haklarında hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinini incelenmesinde;Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;TCK'nın 53/1-c maddesinde belirtilen “velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıkların ve sanık H.. S.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK'nın 53/1-c maddesinde belirtilen velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanmasına, karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,4- Sanık M.. S.. hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesinin sanığa tebliği için çıkartılan tebligat evrakının sanığın öldüğünden bahisle tebliğ olunamadığı şerhi ile iadesi üzerine U.Y.A.P üzerinden alınan nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 27.01.2013 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında; sanık hakkındaki kamu davasının TCK'nın 64. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 15/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.