Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11948 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 17263 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : KYB - 2011/156350MAHKEMESİ :Lüleburgaz 1.Sulh Ceza MahkemesiTARİH VE NO : 04/04/2007 - 2006/117 esas 2007/142SUÇ :Hakaret Hakaret suçundan sanık A.. O..'nın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1 maddesi gereğince 90 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 52/1-2 maddeleri uyarınca bir gün karşılığı 20 yeni Türk lirası olarak belirlenerek 1.800 yeni Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, adı geçen sanığın tehdit suçundan dolayı 5237 sayılı Kanun'un 106/1.(2.cümlesi) gereğince 30 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 52/1-2. maddeleri uyarınca bir gün karşılığı 20 yeni Türk lirası olarak belirlenerek 600 yeni Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Lüleburgaz 1.Sulh Ceza Mahkemesinin 04/04/2007 tarihli ve 2006/117 esas 2007/142 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 28/03/2011 gün ve 3364/16251 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/05/2011 gün ve 2011/156350 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Dosya kapsamına göre, sanığın evinde kiracı olarak oturan yakınanı evden çıkarabilmek ve kira alacağını bu şekilde almak amacıyla yakınana hakaret ve tehdit içeren masaj gönderdiği anlaşılmakla, eyleminin hakaret suçu ile birlikte 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 308. maddesinde tanımlanan ihkak-ı hak suçunu oluşturduğu gözetilmeden, her iki kanun hükümleri karşılaştırılmadan yazılı şekilde 5237 sayılı Kanun'un 106/1 maddesi uyarınca hüküm kurulmasında,Sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 125/1 ve 106/1. (1 cümlesi) maddesi uyarınca hüküm kurulurken aşağı hadden hüküm kurulduğunun belirtilmesi ve aynı Kanun'un 61/9 maddesinin suç tarihi itibarıyla yürürlükte olmaması karşısında anılan maddelerde öngörülen adlı para cezalarının alt sınırının 5 gün olduğu gözetilmeden 90 gün ve 30 gün adli para cezalarına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayininde, Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerekip gerekmediği hususunun tartışılmamasında,İsabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden (LÜLEBURGAZ) 1.Sulh Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 04/04/2007 gün ve 2006/117, 2007/142 sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesinin 4.fıkrasının (b)bendi uyarınca BOZULMASINA, sonraki işlemlerin mahkemesince yerine getirilmesine, 01/06/2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.