Tebliğname No : KYB - 2011/156375MAHKEMESİ :BAKIRKÖY 10. Asliye Ceza MahkemesiTARİH VE NO :23/03/2004 - 2001/828 esas 2004/218 SUÇ :Konut dokunulmazlığını ihlal Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan sanık Y.. S..'in, 765 sayılı Türk Ceza Kanun'un 193/2, 51/1, 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 4.maddeleri gereğince 640.575.000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 647 sayılı Kanun'un 6.maddesi uyarınca ertelenmesine dair, BAKIRKÖY 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/03/2004 tarihli ve 2001/828 esas 2004/218 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlünün 26/02/2008 tarihli adli sicil sabıka kaydının silinmesi talebi üzerine, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun geçici 2. maddesine göre adli sicil kaydının silinmesine dair aynı Mahkemenin 06/03/2008 tarihli ve 2001/828 esas, 2004/218 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 26/03/2001 gün ve 3222/15923 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/05/2011 gün ve 2011/156375 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Bakırköy 10.Asliye ceza Mahkemesince, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'un 51/3 maddesine göre cezası ertelenen suçlarda denetim süresinin üst sınırının 3 yıl olduğu gerekçesiyle sabıka kaydının silinmesine karar verilmiş ise de, anılan Kanun'da para cezalarının ertelenebileceğine dair bir hüküm bulunmadığı, mülga 3682 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun 8/2. maddesi uyarınca, erdelenmiş olan hükmün esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde, bu tarih esas alınarak sabıka kaydının silinebileceği, bunun için de 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'un 95/2. maddesinde öngörülen 5 yılık sürenin geçmiş olması gerektiği nazara alındığında, hüküm verildiği 23.03.2004 tarihinden itibaren 5 yıllık yasal sürenin 23/03/2009 tarihinde tamamlanacak olması karşısında,06/03/2008 tarihi itibarıyla kaydın silinmesinin mümkün olmadığı gözeltilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Hükümlünün adli sicil kaydında yer alan, Bakırköy 10.Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.03.2004 tarih, 2001/828, 2004/218 sayılı kararı ile 765 sayılı Yasanın 193/2.maddesi uyarınca hükmolunan ve 647 sayılı yasanın 4 ve 6.maddeleri uyarınca paraya çevrilip ertelenen mahkumiyetin, 3682 sayılı Adli Sicil Kanununun 8.maddesi uyarınca, esasen vaki olmamış sayılacağı tarihte adli sicil kaydından silinmesinin mümkün bulunması, 765 sayılı Yasanın 95/2.maddesi uyarınca erteli mahkumiyetin hüküm tarihinden itibaren beş yıl sonra esasen vaki olmamış sayılacağı ve kanun yararına bozma yasa yolu ile ancak kararın Verildiği tarihteki duruma göre değerlendirme yapılabileceği dikkate alınarak, söz konusu mahkumiyetin adli sicilden silinmesine dair ek kararın verildiği 06.03.2008 tarihi itibariyle beş yıllık sürenin dolmaması nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (BAKIRKÖY) 10.Asliye Ceza Mahkemesinden verilip, itiraz edilmeksizin kesinleşen 06.03.2008 gün, 2001/828, 2004/218 sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesinin 4.fıkrasının (a) bendi uyarınca BOZULMASINA, sonraki işlemlerin mahkemesince yerine getirilmesine, 01.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.