Tebliğname No : 2 - 2013/93131MAHKEMESİ : Akçaabat Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 25/11/2010NUMARASI : 2007/175 (E) ve 2010/481 (K)SUÇ : Hırsızlık, İşyeri dokunulmazlığını bozmak, Mala zarar vermek Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık hakkında hırsızlık suçundan sırasıyla TCK.nun 142/1-b, 143, 31/3. maddeleri uygulanarak belirlenen 1 yıl 6 ay 20 gün hapis cezasından aynı Yasanın 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında yapılan indirim neticesinde “1 yıl 3 ay 16 gün” yerine, “1 yıl 2 ay 16 gün” hapis cezasına hükmedilerek eksik ceza tayini karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Kayden 19.05.1990 doğumlu olup suç tarihi itibari ile 18 yaşını ikmal etmemiş olan sanığa zorunlu müdafii atanmadan savunmasının tespit edilmesi ve hakkında hüküm verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 150/2. ve 188/1. maddelerine aykırı davranılması, 2- Hırsızlık suçuna konu malların büyük bir kısmının, sanıkların sattıkları yeri göstermesi sonucu katılana iadesinin sağlandığının anlaşılması karşısında katılana kısmi iadeye onay verip vermediği sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı TCK.nun168/1-4. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün uygulama olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, 3- 5560 sayılı Yasanın 6. maddesi ile 5237 sayılı TCK.nun 142. maddesine eklenen 4. fıkranın yürürlük tarihi olan 06.12.2006 gününden önce işlenen mala zarar vermek suçunun soruşturma ve kovuşturmasının şikayete tabi olduğu ve müşteki G.. Ö..'ın soruşturma aşamasında alınan 10.05.2006 günlü kolluk ifadesinde sanık hakkında şikayetinin bulunmadığını ifade etiği gözetilmeden, mala zarar verme suçundan yazılı şekilde dava açılıp hüküm kurulması, 4- Sanık hakkında 5271 sayılı CMK.nun 253 ve 254. maddelerini değiştiren 5560 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 19.12.2006 tarihinden önce kasten işlenen ve alt sınırı iki yılı aşmayan hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar yönünden suça sürüklenen çocuklarla ilgili uzlaşma mümkün bulunduğu halde, hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını bozmak ve mala zarar vermek suçları yönünden uygulama olanağı bulunan 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun 24. maddesine göre ve 5560 sayılı Yasanın 25. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 254. maddesi uyarınca aynı Yasanın 253. maddesindeki yöntem izlenerek uzlaşma girişiminde bulunulması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 07.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.