Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11666 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10761 - Esas Yıl 2009





Tebliğname No : 2 - 2007/156797MAHKEMESİ : Keşan Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 14/03/2007NUMARASI : 2007/141SUÇ : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmakDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-Dosya içeriğine ve kabule göre; olay tarihinde sanığın, aracı ile yolda seyretmekte olduğu sırada iki aracın geçmesi için dar olan viraja kontrolsüz olarak girmesi sonucu karşı istikametten gelen müştekinin aracına çarparak maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazasına neden olduğu, yaralanan şahısların şikayetçi olmadıkları ve taksirle yaralama suçundan C. Savcılığınca kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği olayda kasten işlenen suçlardan olan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun oluşmadığı gözetilmeden sanığın beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,Kabule göre de;1- Sanık hakkında tayin olunan cezanın seçenek yaptırıma çevrilmesine yer olmadığına karar verilirken, 5237 sayılı TCK.nun 50/1. maddesinde belirtilen “suçlunun kişiliğini, sosyal ekonomik durumunu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığını ve suçun işlenmesindeki özellikleri” içerir ve cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilirken de aynı yasanın 51/1. maddesinde belirtilen “suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlığını” içerir yasal ve yeterli gerekçe gösterilmemesi,2- 5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen kendi alt soyu üzerindeki velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi,3-Hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa’nın 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 231.maddesi uyarınca; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve O yer C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 13/04/2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.