Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1105 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 7427 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; Yokluğunda verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin gerekçeli kararın sanığın son bilinen adresi olan ... ... Sok. No:23 Sakarya” adresine tebliğ edilmeden sanığın mernis adresi olan ... Mah. ...:38 Adapazarı / Sakarya” adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2 maddesine göre muhtara yapılan tebligatın geçersiz olduğu, bu nedenle, sanığın öğrenme üzerine cezaevinden gönderdiği 30.01.2014 tarihli temyiz isteminin süresinde olmadığı gerekçesiyle verilen temyiz isteminin reddine dair ek kararda isabet bulunmadığından, 20.02.2014 tarih ve 2013/631 esas sayılı ek kararın kaldırılarak yapılan incelemede; 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkaları bulunduğu halde, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Bozma ilamına uyulduğu halde gereklerinin yerine getirilmediği, sanığın son bilinen adresi ... ... Sok. No:23 Sakarya” adresi ile sanığın mernis adresi olan ... Mah. ...:38 Adapazarı / Sakarya” adresinden kolluk araştırması yapılmadan ve bu adreslere usulüne uygun duruşma günü davetiyesi gönderilmeden, tebligat zarfına mernis adresi şerhi düşülen ve yanlış adres olan ... ... Sok. No:38 Adapazarı / Sakarya” adresine duruşma günü davetiyesi gönderilerek ve kolluğa, yanlış adresin yazılı olduğu zorla getirme müzekkeresi yazılarak temin edilemediğinden bahisle sanığın dinlenilmeden karar verilmesi suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması, 2- Oluşa ve dosya içeriğindeki delillere göre, sanığın suça konu cep telefonunu katılanın işyeri içerisinde vitrinden alması biçimindeki eyleminin, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun'un 141/1. maddesi ile uygulama yapılarak eksik cezaya hükmedilmesi, 3- Dosya içeriğindeki katılana ait 31.10.2007 tarihli dilekçeden, sanığın katılanın zararını kovuşturma aşamasında karşıladığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 168/2. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 01/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.