MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, İşyeri dokunulmazlığının ihlali, Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;I-)Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlâli suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Yakınan ...'ın anlatımları, olay yeri inceleme raporu ve olay yeri inceleme krokisi birlikte değerlendirildiğinde, sanığın suça konu kabloları kesip aldığı işyerinin bahçesinin etrafında, giriş çıkışı engelleyecek duvar ve sac demir gibi engellerin olduğunun anlaşılması karşısında, gece saat 04:00 sıralarında işyerinin eklentisine rızaya aykırı olarak giren sanığın eylemi işyeri dokunulmazlığının ihlâli suçunu oluşturacağından, tebliğnamedeki bu konuyla ilgili bozma düşüncesine katılınmamıştır. Suçun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi nedeniyle sanık hakkında 5237 Sayılı TCK’nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,Adli sicil kaydından mükerrir olduğu anlaşılan sanık hakkında 5237 Sayılı TCK'nın 58.maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,II-)Sanık hakkında mala zarar verme ve hırsızlık suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Sanığın, suça konu olan kabloları işyerinin bahçesinden çıkartıp, yakın yerde bulunan okulun bahçesine götürmek suretiyle zilyedin suça konu mallar üzerindeki tasarruf etme olanağını ortadan kaldırdıktan sonra olay yerine gelen kolluk görevlileri tarafından yakalandığının anlaşılması karşısında, suçun tamamlandığına yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine katılınmamış, adli sicil kaydından mükerrir olduğu anlaşılan sanık hakkında 5237 Sayılı TCK'nın 58.maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-Sanığın hırsızlık suçunun konusunu oluşturan kabloları almak için makaralardaki bakır elektrik kablolarının kesilip alındığı olayda, hırsızlık eylemini gerçekleştirebilmek için kablolardan bağımsız olan başkaca bir mala zarar verilmesi sözkonusu olmayıp, bizzat suç konusu olan kablolar üzerinde meydana gelen bir zarar bulunmaktadır. Burada suçun konusunu oluşturan mal, kabloların tamamı olup, zarar da kabloların çalınmasıdır. Bu nedenle sanığın eyleminin sadece hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suçun hukuki nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek ayrıca mala zarar verme suçundan da hüküm kurulması,2-)İddianamede TCK'nın 35.maddesinin birlikte uygulanması talep edildiği halde, 5271 Sayılı CMK'nın 226.maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden TCK'nın 35.maddesinin uygulanmaması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 Sayılı CMUK'nın 326/son. maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 16.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.