Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10576 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19323 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanık ... ve Suça Sürüklenen Çocuk ...’in ....’a ait telefon direklerindeki telleri çalmaları şeklindeki eylemlerinin 5237 sayılı TCK.nun 142/1-a maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden aynı Kanunun 142/1-e maddesinden hüküm kurulması sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.A-Suça Sürüklenen Çocuk ... ve sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede,Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-Sanık ... hakkında hüküm kurulurken, 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin 1.fıkrasının ‘a,b,c,d,e’ bentlerindeki haklardan yoksun bırakılmanın hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen, velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin ise aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi,2- 5237 sayılı TCK.nun 50/3.maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4.maddesinde "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." şeklinde düzenleme yapılmıştır.Her ne kadar 5237 sayılı TCK.nun 50/6.maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK.nun 50/6.maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.Bu itibarla Suça Sürüklenen Çocuk ... hakkında hırsızlık suçu yönünden kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş sanık ... müdafi ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan;1-Sanık ... hakkında, 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin 1.fıkrasının ‘a,b,c,d,e’ bentlerindeki haklardan yoksun bırakılmanın hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 53/1-c maddesinde öngörülen velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin ise aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanmasına,2- Suça Sürüklenen Çocuk ... hakkında ‘hüküm kesinleştikten sonra yapılacak tebligata rağmen seçenek tedbirinin gereklerini yerine getirmemesi ya da başlanıp da devam edilmemesi halinde cezanın kısmen ya da tamamen infaz edileceğinin TCK 50/6 fıkrası gereğince ihtarına” ilişkin bölümün hüküm fıkrasından çıkartılmasına karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,B- Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz itirazlarına gelince,1- Sanık ...’in ...’a ait telefon direklerindeki telleri çalmak için kestiğinin belirlenmesine göre, hırsızlık konusu malın çalınması sırasında verilen zararın ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin 1.fıkrasının ‘a,b,c,d,e’ bentlerindeki haklardan yoksun bırakılmanın hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen, velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin ise aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 16/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.