Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10478 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 46873 - Esas Yıl 2009
Tebliğname No : 3 - 2008/118168MAHKEMESİ : Manisa 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/02/2008NUMARASI : 2008/64SUÇ : Konut dokunulmazlığını kasten bozma, kasten yaralamaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; I- Sanığın boşandığı eşi katılan Emine ile kızı olan katılan Yeşim’ in oturduğu eve girmek amacıyla gündüz vakti çilingir vasıtasıyla kapıyı açtırdığı ancak arkasında sürgü bulunması nedeniyle kapının tamamen açılmadığı, katılan Yeşim’ in kapıyı tekrar kapatmaya çalıştığı sırada sanığın kapının tamamen açılmasını sağlamak için ele geçmeyen kesici bir alet ile katılan Yeşim’ i basit tıbbi tedavi ile iyileşir şekilde kolundan yaraladığının ancak eve giremediğinin iddia ve kabul edilmesi karşısında; dosya içerisinde bulunan aile nüfus kaydına göre halen evli görünen sanık ile katılan Emine’ nın boşandıklarına dair kesinleşen ilam örneği getirilip, suç tarihinde fiilen ayrı yaşayıp yaşamadıkları hususu taraflardan sorulmak suretiyle kesin olarak tespit edilerek, bilirkişiden de sanığın girdiği yerin konutun eklentisi olup olmadığına dair denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı kroki ve ek rapor alınarak, sanığın suç tarihinde nerede ikamet ettiği ve olayın meydana geldiği katılanların oturduğu konut ile eklentisi sayılan merdiven boşluğuna girme hakkı bulunup bulunmadığı belirlendikten sonra, sanığın suç tarihinde katılanların oturduğu ev ve eklentisine girme hakkı bulunmadığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde kesin olarak tespiti halinde, esasen merdiven boşluğunu kullanarak evin kapısına kadar gelinmesiyle atılı konut dokunulmazlığı bozma suçunun tamamlanmış olacağı ve suçun cebir kullanılarak işlenmesi halinde uygulanabilecek olan TCK’ nın 116. maddesinin 4. fıkrasında düzenlenen nitelikli halin uygulanabilmesi için cebir veya tehdittin konut veya eklentisine girilmesi sırasında şahıslara karşı kullanılması gerektiği, aynı şekilde TCK’ nın 119. maddesinin 1. fıkrasının a bendi uyarınca artırım yapılabilmesi için de silahın konut veya eklentisine girmeyi temin için kullanılması gerektiği, konutun eklentisine girilmesiyle suçun tamamlanmasından sonra katılan Yeşim’ in silahtan sayılan kesici alet ile yaralanmasının ise ayrı bir suç oluşturacağı gözetilerek; sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hukuki değerlendirmede bulunan yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,II- Kabule göre de;1- İddianame kabul kararı okunmayarak CMK’ nın 191. maddesine aykırı davranılması,2- Sanığa iddianame okunmadan sorgusu yapılarak CMK’ nın 191/3-b maddesine aykırı davranılması,3- İddianamede sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan teşebbüse ilişkin TCK’ nın 35/2. maddesinin uygulanması istendiği halde uygulanmaması ve iddianamede yer almadığı halde sanık hakkında TCK’ nın 58 ve 119/1-a maddelerinin uygulanması nedeniyle ek savunma hakkı verilmemesi suretiyle CMK’ nın 226. maddesine aykırı davranılması,4- Sanığın adli sicil kaydına esas kesin nitelikte adli para cezalarına ilişkin ilamının, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’ nın 305/son maddesi gereğince mükerrirliğe esas alınamayacağının gözetilmemesi, 5- Sanık müdafiinin 20.02.2008 tarihli dilekçesindeki lehe hükümlerin uygulanması isteğinin TCK’ nın 62. maddesini içerdiği halde bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 1412 sayılı CMUK’ nın 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakları gözetilerek bu sebeplerden dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 17.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.