Tebliğname No : 6 - 2012/9514MAHKEMESİ : Karşıyaka 4. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 11/11/2011NUMARASI : 2011/295 (E) ve 2011/416 (K)SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; I-Sanık tüm aşamalarda altınların çalıntı olduğunu bilmeden daha önce tanımadığı M.I. gider pusulası karşılığı adını, adresini ve imzasını da alarak 3904 TL olan piyasa fiyatından satın aldığına ilişkin savunması ve yargılaması ayrı yürütülen hırsızlık suçunun sanığı olan M.I. da, sanığın savunmasını doğrulayan beyanında, kuyumcu olan sanığa 3000-4000 TL'ye çaldığı altınları sattığını ifade etmiş olması karşısında; suça konu altınların suç tarihindeki değeri ile sanığın gider pusulasına göre bildirmiş olduğu değerinin altında bir fiyatla satın alınıp alınmadığı araştırılmadan ve sanığın atılı suçu işlediğine ilişkin mahkumiyete yeter kanıtların nelerden ibaret olduğu yeterince tartışılıp açıklanmadan, eksik soruşturma ve yetersiz gerekçeyle yazılı biçimde mahkumiyet hükmü kurulması, II-Kabule göre de; 1-Sanığa atılı suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu için 5237 sayılı TCK'nın 165/1. maddesinde “altı aydan üç yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adli para cezası” yaptırımlarının, her ikisinin de birlikte öngörüldüğü, yasada hapisle birlikte öngörülen adli para cezasının gün sayısının alt sınırının gösterilmediği hallerde aynı Yasanın 52/1. maddesi gereğince alt sınırın beş gün olduğu; somut olayda sanık hakkında yüklenen suçtan dolayı “sanığın şahsı ve sosyal durumu, suçun işleniş şekli itibarı ile takdiren” alt sınırdan hapis cezası belirlendiği halde, adli para cezası ile ilgili temel ceza belirlenirken aynı gerekçeler gösterilerek alt sınırdan uzaklaşılıp 200 gün karşılığı adli para cezasına hükmolunması suretiyle kararda çelişkiye neden olunması, 2-Sanık hakkında hapis cezası paraya çevrilirken uygulanan yasa maddesi olan TCK'nın 50/1-a maddesinin karar yerinde gösterilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 15/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.