Tebliğname No : 2 - 2012/169836MAHKEMESİ : Malatya Çocuk MahkemesiTARİHİ : 10/05/2012NUMARASI : 2012/68 (E) ve 2012/167 (K)SUÇ : Hırsızlık, Konut dokunulmazlığının ihlali Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Oluşa, dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; suça sürüklenen çocuğun, diğer suça sürüklenen çocuklarla birlikte mağdurun 2.kattaki evinin balkonundan çaldıkları banyo kazanını alıp üçü birlikte gitmekte iken devriye görevini ifa eden polislerce şüphe üzerine durdurularak kesintisiz izleme olmaksızın tesadüfen yakalandıkları ve mağdurun herhangi bir başvurusu olmadan suça konu kazanı aldıkları evin yerini göstermek suretiyle mağdura ulaşılarak iadeyi sağladıklarının anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk Hüseyin'in eyleminin 5237 sayılı TCK.nun 142/1-b maddesinde düzenlenen tamamlanmış hırsızlık suçunu oluşturduğu ve rızai iade koşullarının bulunması nedeniyle 5237 sayılı TCK.nun 168/1. maddesinin de uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Oluş ve dosya içeriğine göre; konut dokunulmazlığının ihlali suçunun birden fazla kişiyle işlendiğinin anlaşılması karşısında 5237 sayılı TCK.nun 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Sanık hakkında hırsızlık suçundan temel ceza belirlenirken asgari hadden ceza verilmesine karşın, aynı gerekçelerle konut dokunulmazlığının ihlali suçundan asgari had üzerinde ceza tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi, 4-5237 sayılı TCK.nun 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4.maddesinde "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." şeklinde düzenleme yapılmıştır. Her ne kadar 5237 sayılı TCK.nun 50/6.maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK.nun 50/6.maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır. Bu itibarla suça sürüklenen çocuk Hüseyin hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, ancak 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 15/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.