MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yakınanın soruşturma aşamasında kollukça alınan ve aşamalarda değişiklik göstermeyen 29.12.2003 günlü beyanında “28.12.2003 günü gece saatlerinde uyuduğunu, sabah 07.15' de uyandığında hırsızlık olayını farkettiğini, yatarken otel odasının kapısını kilitleyip kilitlemediğini hatırlamadığını ifade etmesi, suçun işlendiği otel odasının kapısının kilitli olduğuna dair dosya içeriğinde bir belirleme ve tespit bulunmadığı, sanığın da yüklenen suçu işlemediğini savunması karşısında, suçun gece ile sabah 07.15 arasında belirlenemeyen bir zaman diliminde gerçekleştirildiği sanık lehine kabul edilerek, sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK.nun 491/4 (gündüzleyin bina dahilinden hırsızlık), 522 (pek fahiş değer) maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve yukarı sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2.maddeleri ile 5237 sayılı TCK.nun aynı suça uyan 142/1-b (bina dahilinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık) , 66/1-e, 67/4 maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3.maddeleri nazara alındığında zamanaşımı bakımından 765 sayılı Yasa hükümlerinin sanık yararına olması ve suçun işlendiği 29.12.2003 gününden hüküm tarihine kadar 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 ay zamanaşımı sürenin geçmiş bulunması gözetilmeden, sanık hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK.nun 223/8.maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 15.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.