Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10284 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 30707 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Müştekinin soruşturma aşamasındaki ifadesine göre, çalınan eşyalardan bir kısmının sanıktan ele geçirildiği, diğer kısmının ele geçirilemediği olayda, hırsızlık suçunun tamamlandığı gözetilmeden sanığın cezasından 5237 sayılı TCK'nın 35. maddesiyle indirim yapılması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, 5271 sayılı CMK'nın 232/2-d. maddesi uyarınca, sanığın gözaltında kaldığı tarih ve sürenin, hükmün başına mahallinde eklenmesi, 5237 sayılı TCK'nın 63/1. maddesi gereğince sanığın gözaltında kaldığı bir günlük sürenin hükmolunan hapis cezasından indirilmesine karar verilmesi gerekirken bununla ilgili bir karar verilmemiş ise de, bu durumun infaz aşamasında nazara alınması ve 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin ne şekilde uygulanacağı, süresi ve bu hususta karar verecek merci 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 107 ve 108. maddelerinde düzenlenmiş olup aynı Kanun'un 108/5. maddesinde tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde koşullu salıvermeye ilişkin hükümlerin uygulanacağı belirtildiğinden denetim süresinde hükümlüye rehber görevlendirilmesinin infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun hükümleri uyarınca belirlenmesinin gerektiği gözetilerek TCK'nın 58/7. maddesi gereğince sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesiyle yetinilmesi gerekirken infazı kısıtlar biçimde rehber görevlendirilmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı CMUK'nın 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkrasının 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafından “bu süre içinde kendisine rehberlik edecek uzman bir kişi görevlendirilmesine, bu kişinin üçer aylık süreler halinde rapor düzenleyip mahkememize ibraz etmesine,” biçimindeki bölümün çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 31/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.