MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Kamu malına zarar verme, nitelikli hırsızlıkHÜKÜM : TCK'nın 152/1-a ve 53/1. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis cezası, TCK'nın 142/1-a ve 53/1. maddeleri gereğince 1 yıl hapis cezası.Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın, açık kimlikleri ve adres bilgileri tespit edilemediği için haklarında ayrı soruşturma yürütülen arkadaşları ...ile birlikte hareket ederek, olay günü ... İlköğretim Okulu’nun üç adet camını kırdıkları ve okulun duvarda takılı bulunan güvenlik kamerasını çaldıkları iddia olunan olayda;1)Sanığın aşamalarda istikrarlı bir şekilde daha önce.i ve.. isimli arkadaşları ile birlikte okula yeni takılmaya başlayan güvenlik kameralarından birini yerde kutu içerisinde gördüklerini ve çaldıklarını, bu olay nedeniyle yargılandığını, ancak bu dosyaya konu hırsızlık olayını kendisinin yapmadığını savunduğu, sanığın savunmasında bahsettiği ve 2009 yılının Mart ayında gerçekleşen olaya ilişkin ... Çocuk Mahkemesinin 2010/288 Esas sayılı dosyasında yargılamasının yapıldığı ve 10.12.2010 tarihli mahkumiyet hükmünün Yargıtay 17. Ceza Dairesi tarafından 07.10.2015 tarihinde onandığı, 27.09.2010 tarihli araştırma tutanağına göre okul kameralarında ve civarda yapılan araştırmada herhangi bir kamera görüntüsüne ulaşılamadığının belirtilmesi, okul müdürü olan şikayetçinin kamera kayıtlarını incelediğini ancak camı kıranlarla ilgili görüntü olmadığını tespit ettiğini ifade etmesi, tanıklar ... ve ...’ın soruşturma aşamasındaki ifadelerinin aksine yargılama aşamasında olayı görmediklerini, hiç bir şeyden haberlerinin bulunmadığını beyan etmiş olmaları karşısında; sanığın atılı suçları işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden sanığın kamerayı çalmak için camı kırdığı ve diğer kameralardan şahısların tespit edildiği biçimindeki dosya kapsamına uygun olmayan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, 2)Kabule göre de; TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.