MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : 5237 sayılı TCK'nın 157/1, 31/3, 52 ve 51. maddeleri uyarınca 8 ay 26 gün hapis, 2.000 TL adli para cezası, erteleme. Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Suça sürüklenen çocuğun evlenme vaadinde bulunarak mağdurla görüşmeye başladığı, aile arasında yapılan nişan merasiminde mağdurun ailesi tarafından takılan takıları aldığı ve ortadan kaybolduğu iddia edilen olayda;Tüm dosya kapsamı ve delil durumuna göre mahkemenin suçun sübutuna yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak ;1)Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğinin 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 15 yaşını doldurmuş olup da 18 yaşını doldurmamış çocukların işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğu, mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği takdirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğu dikkate alınarak 15-18 yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal inceleme raporu alınması gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,2)Eylemine uyan yasa maddeleri gereğince sanığa verilen 1 yıl 2 ay hapis cezasından, TCK'nın 31/3 maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılırken, 9 ay 10 gün hapis cezasına hükmetmek ve takdiri indirim sonucu suça sürüklenen çocuğun, 7 ay 23 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar vermek gerekirken, hatalı hesap sonucu fazla ceza tayini,3)Fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış olan ve dosya içerisinde bulunan sabıka kaydına göre hapis cezasına mahkum olmadığı anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında kısa süreli hapis cezasının, TCK'nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.