Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9665 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9981 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 157/1, 62, 52, 53, 58 maddeleri gereğince sanığın 1 yıl 3 ay hapis cezası ve 2.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasınaDosya incelenerek gereği düşünüldü:Olay tarihinde katılanın, eşinin gönderdiği parayı postaneden çekip alışveriş yapmak üzere büfeye gittiği sırada, sanığın gelerek “yenge nasılsın iyi misin” diye sorduğu, katılanın, sanığı tanımadığını söylemesi üzerine, sanığın bu kez “ben elektrikçi Yusuf'um, senin beyinden 250 TL para almıştım, onu götürür müsün, benim param tüm, sen üzerindeki bozuklukları bana ver” dediği, bunun üzerine katılanın postaneden çektiği 300 TL'yi ve 15 TL'yi sanığa verdiği ve alacağı olup olmadığı hususunda eşini arayıp görüşmek istediği sırada sanığın aldığı para ile birlikte katılanın yanından ayrıldığı anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ; TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus ve TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK'nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımdaki "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması ve TCK'nın 53. maddesinin (c) bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine “TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinden koşullu salıverilme tarihine, alt soyu haricindekiler yönünden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” cümlesi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.