Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9662 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10188 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaHÜKÜM : TCK'nın 155/2, 43, 62, 51 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay 18 gün hapis cezası (erteli), 100 TL adli para cezası, 1 yıl denetim süresiDosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılan şirketin Yerköy Yeni Mahallesindeki mağazasında yönetici ve sorumlu olarak çalışan sanığın, kasa açığı bulunması nedeniyle 2011 yılında muhtelif aylarda marketteki bazı ürünleri kasadan geçirmeksizin toptancılara satmak suretiyle kendisine devredilen mallar üzerinde usulsüz tasarrufta bulunduğu anlaşıldığından hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK'nın 53/1-3. maddeleri uyarınca belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmemiş ise de; hapis cezasının kanuni sonucu olan bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, Ancak ;1-)Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan 1 yıl olarak belirlenen temel cezadan TCK'nın 43/1 maddesi uyarınca 1/4 artırım yapılırken, 1 yıl 3 ay yerine, 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası belirlenmek suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, 2-)TCK'nın 51/3 maddesi uyarınca, denetim süresinin mahkûm olunan hapis cezası süresinden az olamayacak şekilde belirlenmesi gerektiğinden hareketle, somut olayda anılan emredici düzenlemeye aykırı olacak şekilde, mahkemece sonuç olarak verilen hapis cezasının süresinin altında denetim süresi belirlenmesi ve hükmün 2/d maddesinde hapis cezası ertelenen sanığın, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezasının "kısmen veya tamamen" infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin ihtarı yerine, ertelenen cezanın "tamamen bir infaz kurumunda çektirileceğine"karar verileceğinin ihtar edilmesine karşın; devamla 2/f maddesinde kasıtlı bir suç işlenmesi halinde cezanın kısmen veya tamamen infaz edileceğinin ihtar edilmesi suretiyle çelişki oluşturulması,3-)1136 sayılı Kanun'un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde dilekçe yazma ücretine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından hapis cezasına ilişkin sırasıyla "1 YIL 6 AY 22 GÜN" ve "1 YIL 3 AY 18 GÜN" ibarelerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "1 YIL 3 AY" ve "1 YIL 15 GÜN" ibarelerinin eklenmesi, denetim süresine ilişkin hüküm fıkrasından 2/d maddesinin tamamen çıkartılması ve “ 1 yıl” ibaresinin çıkartılıp yerine “1 yıl 15 gün” ibaresinin eklenmesi ve vekalet ücretine ilişkin kısmın çıkartılarak yerine, “katılanın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 1.200 TL vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılana verilmesi” cümlesi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.