Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9658 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10463 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaHÜKÜM : Ayrı ayrı TCK'nın 155/2, 53, 51. maddeleri gereğince 1 yıl hapis ve 100 TL adli para cezasıDosya incelenerek gereği düşünüldü:Dosya üzerinden yapılan denetimde, gerekçeli kararın sanık ...'un 10/05/2012 tarihli celsede savunmasında belirttiği ikametgah adresi yerine mernis adresine Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince tebliğ edildiği saptanmakla, tebliğnamedeki temyiz dilekçesinin süresinde verilmemesi nedeniyle sanık ...'un temyiz isteminin reddi görüşüne iştirak edilmeyerek, usulsüz tebligat işlemi nedeniyle sanığın temyiz istemi süresinde kabul edilerek yapılan incelemede gereği düşünüldü:Sanıkların yetkilisi olduğu ... Yapı Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ile katılan şirket arasında, 08/11/2006 tarihinde Finansal Kiralama Sözleşmesi akdedildiği, bu sözleşme gereği, katılan şirketin, kiracı şirkete sözleşmede belirtilen iki adet makineyi teslim ettiği, sözleşme gereği ödenmesi gereken kira borçları vadesinde ödenmeyince sanıklara 02/06/2009 tarihli ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin sanıklara 04/06/2009 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre, birikmiş tüm borçların temerrüt faiziyle birlikte ödenmesi ve kiralanan malın belirtilen süre içinde katılan şirkete teslim etmesi istendiği, ancak sanıkların sürenin sonunda ihtarnameye konu borçlarını ödemedikleri gibi finansal kiralamaya konu makineleri de iade etmeyerek hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri tüm dosya kapsamından anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Suç tarihinin ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren 60 ve 3 günlük sürelerin bitim tarihi olan 07/08/2009 olmasına rağmen kararda 2009 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.TCK’nın 51 maddesi uyarınca sanıklar hakkında sadece hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi gerekirken adli para cezasının da ertelenmesine karar verilmesi, aleyhe temyiz olmaması nedeniyle bozma nedeni sayılmamıştır.Sanıkların birbiriyle çelişen beyanları, sanık ...'un beyanında makinelerden birinin başka depoya konduğunu belirtmesi, diğer makinenin katılan şirketçe bulunduğunun anlaşılması nedenleriyle sanıklara ait şirket hakkında resmi bir iflas işleminin olmadığının anlaşılması karşısında tebliğnamedeki eksik inceleme isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanıklar hakkında aynı maddenin birinci fıkrasında gösterilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, ayrıca belirlenen gün adli para cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulananan kanun maddesinin gösterilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerde yer alan TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılması, yine gün adli parar cezasının adli para cezasına çevrildiği hüküm fıkralarına “TCK'nın 52/2 maddesi gereğince” yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.