Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7569 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3963 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 11 - 2012/207332MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 10/05/2012NUMARASI : 2011/357 (E) ve 2012/201 (K)Suç : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikSUÇ TARİHİ : 2009Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın, suça konu sahte çekin arkasında birinci ciranta olarak hayali H.. C.., diğer ciranta olarak kendi adını yazıp imzaladığı, akabinde araç alım satımı sırasında katılan M.. H..'e aracın bedeline karşılık verdiği, çekin bankaya ibrazında sahte olduğunun saptandığı, böylece sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda;1- Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelemesinde;Sanığın sahte çeki imzalayıp kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne gelince;Sanığın, çekin sahteliğini ve karşılığı olmadığını bilmesine karşın katılanın zararına olarak alışveriş sırasında suça konu çeki verdiği anlaşıldığından nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;5237 Sayılı TCK'nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK'nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun'un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle fazla ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, adli para cezasına mahkûmiyete ilişkin uygulamanın hükümden çıkartılarak yerine, “Sanığın, 5237 sayılı TCK'nın 158/1-f, son maddesi gereğince 700 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 62. maddesi gereğince cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak 583 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20.00 TL'den hesap edilmek üzere sonuç olarak 11.660 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ifadeleri yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.