MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : DolandırıcılıkHÜKÜM : Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan TCK'nın 157/1, 52/2. ve 53, 58. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis ve 2.400 TL adli para cezası, sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan ise CMK'nın 223/e maddesi uyarınca beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanık ... suç tarihinde cep telefonuyla Z... A... ile irtibat kurduğu, sanık telefon görüşmesinde kendisini oğlu olarak tanıtarak 5.000 TL istediği ayrıca parayı yatırması için kardeşi olan diğer sanık ...'ın posta hesabını verdiği, bunun üzerine Z... A... kardeşi katılan ...'yı arayarak yardımcı olmasını istediği, katılan da belirtilen posta hesabına 5.000 TL yatırdığı, sanık ...'ın tekrar para istemesi üzerine durumdan şüphelenen katılanın şikayetçi olduğu, bu suretle sanıkların dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia olunan olayda;1-Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,2-Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne gelince;O yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanık ... soruşturma aşamasında diğer sanık ...'ın talebi üzerine üzerine atılı suçu işlediğini savunması ve sanık ...'ın hesabına yatan parayı birkaç dakika içinde çekmesi karşısında; sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyeti yerine oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.