Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 42 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4527 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : DolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 157/1, 62/1, 52/2-4, 58/6-7 maddeleri uyarınca mahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın yolda yürüyen şikayetçi ve yanında bulunan tanık eşine kendisini Murat olarak tanıtıp babaannesinin öldüğünü söyleyerek ona ait parayı fakirlere dağıtmalarını şikayetçiden istediği, bunun için annesinin yanına gidip parayı almaları gerektiğini söylediği, bunun üzerine birlikte bir binanın içine girdikleri, burada yanlarına bir bayanın geldiği, sanığın yukarı doğru çıkıp bir miktar para ile geldiği ve bayanın paraların şikayetçiye ait bir şeyle birlikte hocaya okutulması gerektiğini söylediği, sanığın da şikayetçinin kolundaki bilezikleri alıp eşi olarak tanıttığı bayana verdiği, sonra dışarı çıkarak uzaklaştığı, sanığın bu şekilde haksız menfaat temin ederek üzerlerine atılı suçu işlediği iddia ve kabul olunması karşısında, eylemin temas ettiği TCK’nın 158/1-a maddesinde düzenlenen dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabule göre de; 1- Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı uyarınca, TCK'nın 53/1-b maddesindeki "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" yoksun bırakılma düzenlemesinin iptal edilmiş olması,2- Tekerrüre esas alınan ilamın Aydın Ağır ceza mahkemesine ait olmasına rağmen, karar yerinde Denizli Ağır Ceza Mahkemesi olarak yazılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 11.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.