Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5325 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hizmet nedeniye güveni kötüye kullanmaHÜKÜM : Davanın reddiDosya incelenerek gereği düşünüldü:Yurt İçi Kargo Şirketi Şubesinde dağıtım elemanı olarak çalışan sanığın, katılanın yetkilisi olduğu TE-MA firması adına gelen ve içerisinde birden fazla çeklerin bulunduğu zarfı TE-MA firması yetkilisine teslim etmesi gerekirken söz konusu zarfı açarak içerisinde bulunan çekleri almak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/1589 esas ve 2011/928 karar numaralı dosyası üzerinden yürütülen yargılamada; sanığın, katılanın yetkilisi olduğu TE-MA firması adına 13.08.2007 tarihinde gelen ve içerisinde birden fazla çeklerin bulunduğu zarfı TE-MA firması yetkilisine teslim etmesi gerekirken söz konusu zarfı teslim etmeyip uhdesinde bulundurmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği, yargılama neticesinde 24.06.2011 tarihinde sanığın atılı suçu işlediği sabit görülerek mahkumiyetine karar verildiği anlaşılmış ise de; sanığın aynı katılana yönelik gerçekleştirdiği eylemlerinin suç tarihlerinin farklı olduğu, (13.08.2007 ve 03.09.2007) ve her iki dosya arasında hukuki ve fiili irtibatın bulunduğunun anlaşılması karşısında; maddi gerçeğin hiç bir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması, her iki yargılama dosya kapsamındaki delillerin birlikte değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması gerektiği dikkate alınarak belirtilen dosyaların birleştirilmesinden sonra katılanın yetkilisi olduğu TE-MA firması adına gelen ve teslim edilmek üzere sanığa verilen 13.08.2007 tarihli gönderi ile 03.09.2007 tarihli gönderi içerisindeki çeklerin hangileri olduğunun belirlenmesi, her iki gönderinin de teslim edilip edilmediği hususlarının da açıklığa kavuşturulmasından sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması gerektiği gözetilmeden aynı fiil nedeniyle aynı sanık hakkında daha önceden açılmış bir davanın olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.