Tebliğname No : 15 - 2012/73742MAHKEMESİ : Adana 11. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 30/11/2011NUMARASI : 2009/877 (E) ve 2011/812 (K)Suç : DolandırıcılıkSUÇ TARİHİ : 26/08/2009Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanık H.. Ş..'in, kapıdan satış işi yapan K. Ç. firmasında temyiz dışı sanıklar Barış ve Mustafa ile birlikte satış elamanı oldukları, sanığın katılanın ikametine gelerek, mağazanın açılış davetiyesi olduğunu söylediği kapalı zarfı vererek, müdürümüz gelecek indirim kartı verecek dediği, temyiz dışı sanık Barış’ın gelerek davetiyenin içerisinden hediye çıkabilir dediği, zarfı açtığında 2 adet goldaşdan altın saat çıktığını, bu saatleri alabilmek için alışveriş yapılması gerektiğini söylediği, katılanın tost makinesi verdikleri, bu satış için 20 TL peşin olmak üzere taksitle 165 TL’ye satış yaptıkları, temyiz dışı sanık Mustafa’nın saatleri ve tost makinesini teslim ettiği, katılanın saatlerin sahte olduğunu ifade etmesi üzerine, saatlerin sahte olmadığı ve 200 TL olduğunu ifade ederek katılanın evinden ayrıldıkları, böylece sanığın, temyiz dışı sanıklarla birlikte eylem ve fikir birliği içinde hareket ederek, hediye çekilişi bahanesiyle mağduru kandırıp, 165 TL para isteyerek haksız menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçuna iştirak ettiğinin iddia edildiği olayda;Sanığın savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, Ancak ; 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (c) bendinin hükümden çıkartılarak yerine "TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.