Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11309 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12858 - Esas Yıl 2016
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ...'ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 155/2 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis ve 100,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun'un 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Sivrihisar Asliye Ceza Mahkemesinin 10/09/2015 tarihli ve 2015/55 esas, 2015/345 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 14/11/2016 gün ve 105-26-8830-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06/12/2016 gün ve 2016/391653 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteminde;Dosya kapsamına göre; mahkemece her ne kadar suç tarihi 2014 yılı Mart ayı olarak belirlenmiş ise de, müştekinin sanığa aracını boyatmak üzere 2014 yılı Mart ayı içerisinde verdiği, ancak aracının boyanmadığından bahisle 26/06/2014 tarihinde şikayette bulunduğu, müştekinin 2014 yılı Haziran ayı içerisinde aracını teslim almak istediğinde boyama işleminin yapılmadığının anlaşıldığı, bu durumda suç tarihinin 2014 yılı Haziran ayı olduğunun kabul edilmesinin gerektiği, bu haliyle sanığın tekerrüre esas alınabilecek mahkumiyetinin bulunmaması karşısında, cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/6 maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Katılanın boyatmak için sanığa teslim ettiği suça konu aracını 2014 yılı Haziran ayı içerisinde geri istemesine rağmen sanığın teslim etmediği, dolayısıyla suç tarihinin aracın boyatılması için sanığa teslim edildiği tarih olmayıp, katılan tarafından geri istenildiği tarih olduğu ve tekerrür hükümlerinin Haziran 2014 tarihi dikkate alınarak belirlenmesi gerektiği anlaşılmakla, Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmüş olup; sanık hakkında verilen, Sivrihisar Asliye Ceza Mahkemesi'nin 10/09/2015 tarihli ve 2015/55 E., 2015/345 K. sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak ve bozma nedenine göre, hükümde yer alan 5237 sayılı TCK'nın 58. maddelerine ilişkin uygulamanın tamamen ÇIKARTILMASI suretiyle hükmün DÜZELTİLMESİNE, hükmün diğer bölümlerinin aynen korunmasına, infazın buna göre yapılmasına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 29/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.