Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11262 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11335 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Nitelikli dolandırıcılık (Değişen suç vasfına göre basit dolandırıcılık)HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62, 52/2, 53/1. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis ve 5.000 TL adli para cezasıDosya incelenerek gereği düşünüldü:Katılanın gemilerde işçi olarak çalışmak için internete ilan verdiği, sanığın katılanı arayıp kendisini Kemal Kaptan olarak tanıttığı ve Akdeniz'de bir gemi olduğunu, geminin Ambarlı limanından kalkacağını söylediği, komisyon olarak Ziraat Bankası Tefenni şubesinde Kazım Kavak adına olan hesap numarasına 450 TL göndermesini istediği, katılanın parayı havale ettiği, ancak Ambarlı limanına gittiğinde liman müdürlüğünden bahsedilen isimde bir geminin olmadığını öğrendiği ve bir daha sanığa ulaşamadığı iddia olunan olayda;Sanığın savunmaları, katılan beyanları, banka yazıları ile tüm dosya kapsamından sanığın hileli hareketlerle katılandan haksız menfaat elde ettiği anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 2-Kabule göre de; TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanması zorunluluğu ile TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.