Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11219 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11255 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Dolandırıcılık, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaHÜKÜM : CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraatDosya incelenerek gereği düşünüldü:Katılanın sahibi olduğu otelin tahliyesi ve kira bedellerinin tahsili için kendisini Adana Barosuna kayıtlı avukat olarak tanıtan sanığa Antalya 9. Noterliğinin 25/02/2009 tarihli ve 4022 yevmiye numaralı genel vekaletname verdiği, avukatlık ücreti olarak katılandan 3.000 TL alan sanığın 02/03/2009 tarihinde Antalya Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/130 değişik iş sayılı dosyasında otelin kimler tarafından kullanıldığının ve demirbaşların tespiti için talepte bulunduğu ve aynı gün mahallinde tespit yapıldığı, mahkeme tarafından yapılan tespitte otelde kiracı olduğu belirlenen ... ile sanığın 25/05/2009 tarihinde 6 yıllık kira sözleşmesi yaptığı, sanığın ...’ten 3.500 TL’yi peşin olarak aldığı ve kira sözleşmesini katılanın özel yetkili vekili sıfatıyla imzaladığı, katılana kira sözleşmesinden bahsetmeyip icra takibi başlattığını ve haciz işlemi yaptığını söyleyerek katılanı oyaladığı, durumdan şüphelenen katılanın yaptığı araştırmada sanığın Adana Barosundaki kaydının silinmiş olduğunu öğrendiği ve 09/10/2009 tarihinde sanığı vekillikten azlettiği, sanığın bu şekilde dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlarını işlediği iddia olunan olayda; Sanığın savunmaları, katılan ve tanıkların beyanları ve tüm dosya kapsamından sanığın suç tarihinden önce Adana Barosuna kayıtlı olarak avukatlık yapması, ancak 09/10/2008 tarihinde baro levhasından kaydının silinmiş olması ve buna rağmen sanığın kendisini katılana avukat olarak tanıtıp dava ve icra işlerini yürütmek için katılandan vekaletname almış olması karşısında, sanığın eyleminin TCK’nın 157. maddesi kapsamında zincirleme şekilde dolandırıcılık suçunu oluşturduğu ve 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi lüzumu, Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.